Avataria
  • Reads 6,585
  • Votes 86
  • Parts 11
  • Reads 6,585
  • Votes 86
  • Parts 11
Complete, First published Feb 08, 2014
Avatar, 2009 ABD yapımı destansı bilim kurgu filmi. Filmin senaryosunu Titanik, Yaratık, Terminatör filmlerinin yönetmeni James Cameron yazmış ve filmi yönetmiştir. Üç boyutlu (3D) sinema tekniği ile çekilmiştir. 18 Aralık 2009 tarihinde gösterime girmiştir.

Film geleneksel 2-D, 3-D ve IMAX 3-D formatlarında gösterime sokuldu. Avatar'ın resmi bütçesi 237 milyon $'dır; diğer tahminlere göre ise filmin yapım maliyeti 280-310 milyon ve pazarlama maliyeti de 150 milyon dolardır.[3][4]

Avatar'ın galası 10 Aralık 2009'da Londra, Birleşik Krallık'ta yapıldı ve 18 Aralık 2009'da ABD ve Kanada'da gösterime girdi. ABD ve Kanada'da açılış gününde 26 milyon $[5] haftasonunda ise 77 milyon $[6] hasılat elde etti. Uluslararası açılışı iki gün daha erken gerçekleşti ve gösterimin ilk beş günü sonunda dünya çapında 232 milyon $ hasılat elde etti.[7] Gösterimin üçüncü haftasında 1 milyar $ hasılatı geçti ve altıncı haftada Cameron'un daha önceki filmi Titanik'in sahip olduğu 2 milyar 185 milyon $ hasılatı geride bırakarak tüm zamanların gişe hasılatı rekorunu elde etti.[8]

67.Altın Küre Ödüllerinde en iyi film ve en iyi yönetmen (James Cameron) ödüllerini almıştır.[9] 9 dalda aday gösterildiği 82. Akademi Ödülleri'nde ise sanat yönetimi, görüntü yönetmeni ve görsel efekt dallarında 3 ödül kazanmıştır.

22 Nisan 2010'da satışa çıkan Blu-ray versiyonu ilk günde yaklaşık 1.5 milyon satarak 600 bin satış rakamıyla The Dark Knight filmine ait olan rekoru kırmıştır.[10]

Ayrıca filme Avatar 2 ile devam edileceği duyurulmuştur.
All Rights Reserved
Sign up to add Avataria to your library and receive updates
or
#20avatar
Content Guidelines
You may also like
Kesişim  by kuzeyli1yazar
9 parts Ongoing
Hayat dolambaçlı yollardan ibarettir. Bu yollardaki kesişim noktalarını ise seçimlerimiz belirler. Peki her kesişim bize mutluluğu getirir mi? . . . Orhun zihnindeki karmaşayla boğuşmaya devam ederken bir kadına çarptığını fark etmişti ama dönüp bakma gereği duymadı. Kaybedecek bir dakikası bile yoktu. Ki onun en değer verdiği şeylerdendi zaman. Peki çarptığı kadının Hira olduğunu bilseydi yine de dönüp gidebilir miydi? Uçağa vardığı vakit beklemeden bindi. Her şey hazır olduktan sonra yarım saat içinde hareket ettiler. Gözleri uçağın penceresinden sonsuz gökyüzünü izlerken içinden annesine bir şey olmaması için dua ediyordu. Orhun' un havaalanına ulaştığı vakitte Hira da oradaydı. Sıla ile beraber Türkiye'ye dönecekti. Uçağın kalkmasına on dakika kaldığı anons edilince geç kalmamak için aceleyle ilerlemeye başladılar. Bu sırada kolunda hissettiği ani bir savrulma sebebiyle sağ tarafına baktı. Ona çarpıp giden kişinin umursadan ilerlemeye devam ettiğini görünce daha da sinirlendi. Arkasından seslense de genç adam onu duymadı. Boş verdi ve koşa koşa onu çağıran Sıla'nın yanına gidip uçağa bindi. Ona çarpan kişinin gizemli yabancı olduğunu bilseydi bu kadar kolay boş verebilir miydi? İkisi de birbirlerinden habersiz tekrar karşılaşmışlardı. İkisi de belki ileride bu anı hatırlayacaktı birbirlerini bilmeden. İkisi de bir daha yüzyüze gelmeyeceklerini düşünerek o uçağa binmişti. Fakat unuttukları bir şey vardı. Bu , kaderin onları ilk kez karşılaştırması değildi ve son olmayacaktı.
You may also like
Slide 1 of 10
 ᴘsɪᴋᴏᴘᴀᴛ[Bitti] cover
İlk Aşk (TAMAMLANDI) cover
Beden Hocası +18 cover
Kırgın çiçekler 🌺  cover
solitude ❧ dramione cover
Kesişim  cover
Patron cover
Küçük Bir Işık  cover
Ünlü Kız (gerçek ailem)(ARA VERİLDİ) cover
Melezler Görev Başında: Görevimiz Tartarus cover

ᴘsɪᴋᴏᴘᴀᴛ[Bitti]

27 parts Complete

ZORLA EVLİLİK VARDIR, ONA GÖRE OKUYUN. Umursamaz tavrı beni sinirlendirmişti, babamın götünden resmen ter akıyordu. Kapıyı kapattı ve stresle bana baktı, bende ona baktım. "Bu adamla seni evlendirmek zorundayım Yağmur, bu adama karşı çok dikkatli olacaksın duydun mu beni?" Dedi, şaşkınca ona baktım, ilk defa beni düşündüğüne dair bir konuşma yapmıştı. Ama bu beni zorla evlendirdiği anlamını değiştirmezdi. Yinede uzatmamak adına, "tamam" diyerek içeriye geçtim, adamın ismi neydi acaba? Neyse, adamın yanına mecburen oturdum ve bacak bacak üstüne atarak elimle oynamaya başladım, adam benden tarafa bakmazken yutkundum. Sakin olmam gereki- "Evet kızım nasılsın? Maşallah pekte güzelsin." Diyen amcanın sesiyle daha bir gerginleştim. "İyi... iyiyim amca." Dedim, acaba amca demese miydim? Amca ise bana gülerek baktı. "Bana Arda baba diyebilirsin." Dedi, baba demek doğru gelmiyordu. "Peki," dedim sadece, Arda amca ile babam konuşurken bende anneme bakıyordum, o bile stres içinde yanımdaki adama bakıyordu. Adını sorsam bana söyler miydi ki? "Şey... adını öğrenebilir miyim?" Dedim yanımdaki adama mırıldanarak, adam yaslandığı yerden bana baktı. "Kerem."