Story cover for Gece'nin Dolunayı by gizemliikili34
Gece'nin Dolunayı
  • WpView
    Reads 26
  • WpVote
    Votes 9
  • WpPart
    Parts 2
  • WpView
    Reads 26
  • WpVote
    Votes 9
  • WpPart
    Parts 2
Ongoing, First published Oct 18, 2017
Bir gece düşünün; o gecenin dolunayının kayıp olduğunu yani o geceyi aydınlatan ışık. ..

Yani geceyi aydınlatan ışık kaybolsa karanlıkta, kalırsınız. 

Peki size hep tutunduğu küçük bir umut aydınlatıyor onu desem.






"Ben karanlıktan korkaklarım ,benim gecemi aydınlatan sen olumusun?"

"Neden "

"Çünkü ben karanlıktan korkarım. "

Sorsanız ikimizde kızılcıktik .
Birimiz ateş birimiz kan .


Birimizin içindeki kan dinmiyor 
Birimizin içindeki ateş sönmüyor. 



"Sana bir şey sorabilir miyim? "

O gece kaldığım yerden salladım kafamı sessizce. 

"Peki ben kendimi aydinlatamiyorsam"

Dolunay çok isterdi.geceyi aydınlatan tek ışık olmayı tıpkı gece sadece dolunayın gökyüzüne ışık saçtığı gibi. 

Ama bilmiyordu ki o küçük kızın hala onu aydınlatmak istediğini. Ama ya korkuyorsa onu kendini dahi kaybettiği karanlığına isterse diye korkuyordu.




           Biz bu hikayeyi birlikte yazmaya karar verdik . Siz bizim aslında bilip te bilemediğiniz kişileriz . Şimdi bu tanıtım nasıl olduğuna dair yorum yapın ve ...
           Gece aydınlatan sadece dolunay değilde siz olmak istemisiniz o zamn vote tıklayın ve git gide gecenin karanlığına ışık olun ...
All Rights Reserved
Sign up to add Gece'nin Dolunayı to your library and receive updates
or
#185deniz
Content Guidelines
You may also like
AZE by kelebekleroldu1
19 parts Ongoing
"Tahsin amca kim bu herif?" diye sordum. Kara gözleri avına odaklanmış bir aslan gibi keskince benim ürkek yeşillerime odaklıydı. "Behzat Kıvançlı'nın büyük oğlu Halil İbrahim Kıvançlı." dedi sesinde bariz bir gerginlik vardı. Benim tanımadığım bu adam etrafımdaki herkesi fazlasıyla germiş durumdaydı. "Onlar Karadenizli değiller mi? Ne işi varmış bu topraklarda?" diye sordum. Gözlerimi zar zor kopardım kara gözlerinden. Göz göze geldik Tahsin amcayla, "Onun olanı almaya gelmiş babandan, öyle diyorlar..." Anlamaz bir şekilde kaşlarımı çattım, "Onun olan ne varmış burada acaba? Bizim topraklarımızda hükmü geçmez onun!" dedim çirkefçe. "Benim hükmümün geçmeyeceği bir toprak yoktur küçük hanım." Arkamdan duyduğum sesle irkildim, bu kalın ve sert ses Halil İbrahim denen adama ait olamazdı değil mi? Tahsin amcanın gözlerinden dehşet geçti, arkamdaki adamın önünde hemen ellerini birleştirip başını eğdi ne oldu bilmiyorum ama sessizce yanımızdan sadece birkaç adım ayrılıp bizi baş başa bıraktı ama hala köşede tetikteydi. Cesaretimi toplayarak döndüm ona. Yakın mesafeden gördüm kara gözlerini şimdi daha bir karanlık bakıyordu. "Topraklarınızda gözüm yok. Ben benim olanı almaya geldim." dedi karanlık çıkan ses tonuyla. Yutkundum, sesimin titrememesine özen göstererek, "Senin olan neymiş?" diye sordum. O an gözlerinin parladığına yemin edebilirdim. "Aze, Aze diye bir kadın. Bey kızı Aze derlermiş buralarda ona." Gözlerim istemsiz irileşti, buzlu suyun içine düşmüş gibi titredim. Aze kızdım ben. Yüreği yiğit, gözleri güleç Aze kızdım... Bey kızı Aze derlerdi bana. *** BU KİTAPTA GEÇEN OLAYLAR VE KİŞİLER TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR. GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA ALAKASI YOKTUR.
You may also like
Slide 1 of 10
ASENA cover
Camdan İçeri Sızan cover
AZE cover
AŞK ÇİÇEĞİ  cover
BALLICA MAHALLESİ cover
MEHİR(Gerçek Ailem) cover
Bin Acı Bir Merhem/ Texting  cover
ASYA cover
Yan Dairedeki | texting cover
Abilerim cover

ASENA

39 parts Ongoing

Birlikte yaşamaya başlayanlar, birlikte ölürler. Asena; geçmişi kayıplarla dolu, hayata tutunmayı bırakmış genç bir ressam. Kutay; korkuyla anılan, sert kurallarla yaşayan bir adam. Birbirlerinin karanlığına adım attıkları anda, hiçbir şey yerli yerinde kalmaz. Mafyalar, düşmanlar, itaatkârlar, tehditkârlar, zorunlu ilişkiler, kan davaları, sırlar, oyunlar, dövüşler ve muhteşem tablolar... Asena, kaçırıldığı adamı esir alacak kadar cesur; Kutay ise geçmişini öğrendiği kadına ilk görüşte âşık olacak kadar delidir. Soylarının bıraktığı kan izleri, sırlar ve yanan şehirlerin ortasında tek sığınakları birbirleri olur. Bir aşk ne kadar büyükse, bedeli o kadar ağırdır. * "Silahımı çeneme yasladığında kehribar gözlerine bakarken bu kız beni öldürür dedim içimden. Çünkü o an âşık oldum. Âşık olmak benim için ölmek demekti. Ben yenilmez bir adamken hayatımda ilk defa, tek bir bakışta yenildim." "Gökyüzü daha parlak, deniz daha berrak, insanlar daha katlanılası. Çünkü artık sen varsın..."