LALE
  • Reads 148,066
  • Votes 6,821
  • Parts 28
  • Reads 148,066
  • Votes 6,821
  • Parts 28
Ongoing, First published Oct 18, 2017
"Buyurun kime bakmıştınız?" Bana yöneltilen soruyla sol tarafıma dönüp, her haliyle şirket çalışanı gibi görünen kıza baktım.

"Toplantı ne zaman biter acaba? Eşim içeride de. Onu bekliyorum."

"Bilmiyorum... Eşiniz kim?"

"Sana ne can- yani şey. Yiğit. Yiğit Güneysu." 

"Ha. Şu şey..."dedi devamını getirmeden. Yiğit deyince gözleri parlamıştı. Sahte bir gülüş bahşedip konuştum:

"Evet şey... Eşim."dedim kelimelerin üzerine basarak. Kaşlarını kaldırdı yalancı bir şaşkınlıkla. Daha sonra başını sallayıp yanımdan uzaklaştı. Kollarımı birleştirip bana  en yakın duvara yaslandım.

"Şeymiş!"diye söylendim. "Sana bakmaz, o benim."

...

"Gene ne oldu?"dedi Yiğit bana yetişip. İlerideki az önce konuştuğum kızı işaret ettim.

"Tanıyor musun?"

"Ha o mu? İyi kızdır o? Niye sordun?" İyi kız diyor ya. Çıldıracağım. Kıskançlıksa da kıskançlık. Böyle kocayı kim kıskanmaz. 

"İyi o zaman. Siz iyi iyi geçinin." Asansörün bu kattan geçtiğini görünce yetişip düğmeye bastım. Arkamdan geleceğini bilmesem asla onları aynı ortamda bırakmazdım.

"3. katta işim var."dedi.

"Bana ne?"dedim. Asansör hareket etmeye başlayınca bana bakmasın diye aynaya döndüm ama yanlış bir karar aldım. O da aynaya dönüp bana baktı. Benim aksime gülüyordu. "Gülme!"dedim.

"Neden?"

"Komik bir şey yok çünkü." Çenesini sağ omzuma koyup arkamdan kollarını bana sardı. Aynadan hala bana bakmaya devam ederken konuştu:

"İzmir'e geleli birkaç gün olmuş. Sence ben o kızı böyle söyleyecek kadar tanıyor olabilir miyim?"dedi ciddi bir ses tonuyla.

"Ne? Nasıl? Ama o..." E kız bana tanıdığından bahsetmemiştiki.  "Neden böyle söyledin o zaman?" dedim dememem gerektiği halde. Başını omzuma yatırıp genişletti. Tahmin etmeliydim. Ve o an utançtan kıpkırmızı olacağım kelimeleri sarf etti.

"Beni kıskanınca çok güzel oluyorsun çünkü."
All Rights Reserved
Sign up to add LALE to your library and receive updates
or
#290yiğit
Content Guidelines
You may also like
SINIR |Tamamlandı| by __Katre__
75 parts Complete
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
You may also like
Slide 1 of 10
Kumru cover
Dedikodu|Texting cover
Müezzin Beyciğim ||𝚝𝚎𝚡𝚝𝚒𝚗𝚐|| cover
BEDEL cover
Sahur Vakti / Yarı Texting cover
SINIR |Tamamlandı| cover
Mavi | Texting ✓ cover
Kurye | Texting ✓ cover
RAMAZAN ŞENLİKLERİ  cover
GÜMÂN (FİNAL)   cover

Kumru

33 parts Ongoing

"Kimsin be adam? Ömrümde görmedim böylesi saldırı. Okuduğum kitaba, içtiğim çaya, attığım adıma yahu tuttuğum kaleme ne diye hücum edersin? İnsaf et şu garibe, çıkma yoluma. Bırak düşüncelerimi, bırak şu çırpınan biçare yüreğimi. Düşmanın bile merhameti olur, saldırma daha fazla." Kumru'nun hikayesidir.