"İki eliyle boğazımdan sıkı sıkıya kavramış, sinsi karanlığın hemen ardında belirirdi sesi. Nefes dahi alamazken, tenine sinen gardenya kokusunu sonsuz kere içime çekerdim sanki. Umut olurdu yüreğime usulca dokunan sesi. Saf aşkı tanımlardı gözlerimden geçen film şeridinde. Yaşamım olurdu ağzından çıkan her sözcük, her nefes..."
Sol gözünden süzülerek anlam bulan o son gözyaşı, sakallarının arasına karıştığında hiç vuku bulmamış gibiydi.
Arta kalan enerji kırıntısına yaslanıp, son cümlelerini kurdu;
"Şimdiyse... Yokluğu kafayı sıyırmama yetecek kadar komik!"
"Anlıyor musun?"
Başlangıç: 20.10.2017