ACİZ
  • Reads 6,243
  • Votes 222
  • Parts 43
  • Reads 6,243
  • Votes 222
  • Parts 43
Ongoing, First published Feb 16, 2014
"Aslında bir yanım çok pişman" dedi sigarasının dumanı dudaklarının arasından sızarken. Hepimiz onu anlayabilelim diye İngilizce konuşmuştu. 
Gözlerini teker teker üzerimizde gezdirdi; benim, Huanın, Kenzhinin,Taoranın ve Kai piçinin... Edwarddan hoşlanmadığım gibi Kaiden de hoşlanmamıştım. Edwardın zararsız olduğunu geç de olsa öğrenmiştim fakat Kai piçi gayet de zararlı görünüyordu. Gerçi odadaki tüm çekik gözlüler Lamia hakkında benden daha fazla şey biliyordu. Bilmemelilerdi... Lanet çekik gözlüler! Hepsi zararlıydı işte!
Hiçbiri sesini çıkarmadı. Zaten o da kendi kendine konuşuyormuş gibiydi. Aklına bir şey gelmiş gibi gözlerini kenetlediği sigarasından kaldırdı
"105 kişi daha temiz bir şekilde öldürebilirdim. Hmm nasıl desem... daha.. kansız." arsız bir sırıtış belirdi yüzünde
"Benim gibi başarılı bir kimyagere yakışmadı." dedi ve bir kahkaha attı.
 Lamia... Hiç kimsenin olamayacağı kadar masum yüzlü bir ölümcüldü.
All Rights Reserved
Sign up to add ACİZ to your library and receive updates
or
#35generalfiction
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
46 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
MAZHAROĞULLARI cover
LAVENA cover
SAYE cover
GÜNCE | Gerçek Ailem cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
Sevda\Texting  cover
GÖNÜL KİRASI  cover
Mafya'nın ki cover
BİR MEZAR cover

GECENİN İZİ

46 parts Ongoing

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....