"Ceketini giyi!" Arkamadan bağırması ile belimdeki gömleği çözüp onu giyidim . Eve geldiğimde asansöre bindim yorulmuştum 1 sokak 1 sokaktır . Kapıyı çalacakken bir kaç askerin yukarı çıktığını gördüm ama onlar tamda bizim kapının önünde durmuştu "Kolay gelsin asker abi babam maaş kartını mı gönderdi?" dedim gülerek ama asker abi bana hiçbir şey demeden sıkıca sarıldı noluyordu Allah aşkına? Asker abi benden ayrıldığında elindeki bayrağı ve kepi... babamın kepini yeni fark etmiştim . Boğazımda oluşan yumru ile gözlerimi kapatıp yanlış anlamış olmayı diledim. "O..o kep senin mi asker abi . Çok güzelmiş" demem ile kepi benim kafama taktı "Uzaman jandarma şehit Burak yani senin babanın yavrum" söylediği söz ile uyanmak adına atabildiğim kadar yüksek bir çığlık firar etti ağzımdan . Yere çöktüm ve kepin babamın kokusunu çekebildiğim kadar içime çektim ve sesizce fısıldadım "Vatan sağolsun" İşte herşey böyle başladı *Olayların ve kişilerin gerçekle hiçbir alakası yoktur. Tamamen kurgu ürünüdür*