"Neden? " Küçük bir sözle gözlerinin yansımasına aksettiği düşünceler bütün bedenimi tesiri altına almıştı. Cevap veremedim. Her zaman ki gibi. Söylemem gerekipte söyleyemediklerim İçime sığınırken paslaşmış kefenime sarıldı. İntihar etti sözler, suçlusu bendim. Katildim; onun gözyaşlarının habercisi olan meçhul bir katil. Sarsıldım. O ellerin saçlarımı okşayısı görüntülendi hapsime aldığım çelimsiz semada. Gerçekler bir bir yüzüme vurdu feryatlarıyla. Susturamadım... "Her zaman susacak mısın? Karıncayı bile incitmezken hayatımı bana zehir etmeni açıklamayabilecek misin? Seni bekledim ben, oysa... Hep kandırdın mı beni? " Kandırmak... Gözkapaklarım ezildiği sözlerin altında kapanırken konuşmak kavramını hatırlamaya çalıştım. "Kandırmadım. " Belki de bu söz bir kaç saniyemi çaldı benden, benim onun mutluluğunu çalmamın cezası gibi. "Benden çaldıklarını ödeyebilecek misin? Gülüşlerin bir zamanlar ödülümken, şimdi cezam mı olacak? Öncedende mi öyleydi? Neden soruyorsam. " Gülüşlerim cezası mı olacaktı? İstemsizce gözlerim buğulandığında gülümsedim akan yaşla beraber. "Gözyaşlarımın kurumasını bekledim. " İrislerine bir hüzün çöktüğünde anlamadağı apaçık ortadaydı. "Çünkü sen ağlamamı sevmezdin. "All Rights Reserved
1 part