Kitabımı satın almak isteyenler Kitapyurdu'ndan temin edebilirler.
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=700737
BirCe'nin Günlüğü - Oğuz GÜL
Kitabı okurken, bunu bir erkeğin yazmış olabileceği hiç aklıma gelmedi. İçine daldım. Bir çocuğun yani bebeğin anlatımını yakaladım. Fakat kız bir bebek. Annesini hafif kıskanan bir kız çocuğu, ki doğrudur kızlar annelerini kıskanırlar. Bunları, erkek kaleminin yakalaması harika. Son zamanlarda çıkan kitaplar arasında en beğendiğim kitap diyebilirim, yolunuz açık olsun.
Zeynep Ülker Sülün - Postacı
Oğuz GÜL, gündelik hayatın içinde her şey akıp giderken farkına varamadığımız, bazen unuttuğumuz varlığımızın, çekirdeğimizin sesini bize ne güzel tanıtmış. "BirCE'NİN Günlüğü" bunu güçlü kılmak için de kullandığı sözcük her şeyi ifade etmeye yeterli aslında. Ve her şeyin ondan geldiğini, ona ait olduğumuzu da, bir kere daha "BirCE'NİN Günlüğü" ile seslenmiş. "Şifa Bir Deniz Yıldızıydı, Biz Onu Denize Fırlatacaktık." Bu sözler romanın yüreğini etkileyici kılmış. Yazarı gibi, koşuştururken, bir çırpıda okuyabileceğimiz özü sevgi dolu bir roman.
Cansaran Kızıltaş - Uzağın Sesi
Oğuz gerçek ile gerçek üstüyü son derece güzel harmanlayan ve bunu aynı zamanda sade bir dille, akıcı bir üslupla yapan bir yazar. Bu duygu dolu hikayenin yarattığı etki, Oğuz Gül'ün adını bundan böyle sıkça duyacağımızın en büyük alameti...
Tamer Gökçel - Ayna Parçaları
BirCE'NİN Günlüğü farklı konusu, akıcı, samimi ve sevimli anlatımıyla çoğu zaman yüzünüzde bir tebessümle bazen de ince bir hüzünle okuyacağınız bir kitap. Hayatla birleşik ancak daha hayatın gerçekliğiyle tanışmamış bir canın gözünden, Birce'nin gözünden hayatın sahneleri anlatılırken duygusal bir keşfe hazır olun.
Hürrem Şeyhler - Ateşhan Ejder Mührü
Asker kurgusu .
Herşey iki genç kızın, hemşire olanın köye tayini çıkması ile başlıyor , yardıma ihtiyacı olanlara el uzatılması ile belki de bilemeyiz bizi buraya getirenin ne olduğunu.
"partner değişikliği" dedi, Dilan da benim gibi şoka uğramıştı "ne yapıyorsun" dedim kısık sadece onun duyabileceği şeklide "partner değişikliği" dedi yüzsüz bir şekilde "Dilana ayıp olmadı mı sence" dedim ama mert dediğimi him umursamadan belimden tuttu ve kendine yasladı "umrumda değil burada ki kimse umrumda değil benim umrumda olan insan şuan kollarımın arasın da" demesi ile donup kaldım "ne" dedim sadece "duydun umrumda olan insan şuan kollarımın arasında ve kalp ritmini duyuyorum" dedi ve kulağıma şarkının nakaratını söylemeye başladı
"Dursun geceler Ah, Olmasın sabahlar, Gözlerim senle açılmıyorsa" dedi ve devam etti şarkıyı söylemeye "çok güzel olmuşsun" dedi, bu gece kalpten gitmezsem bir daha kolay kolay gitmezdim "sanada yakışmış üniforma" dedim ve beni kendine çekip saçlarımı öptü "herkes buraya bakabilir mi?" dedi toprak ve bakışımız ona döndü...
Devamı kitapta...
Kitap tamamen hayal ürünüdür gerçekle hiçbir alakası yoktu!
Eski zamanda da geçmektedir!!!