İnsanlar hayatlarının dönüm noktalarını büyük olaylarla ifade ederler. Öyle büyüktür ki, hayatlarının gidişatlarının değiştiğine inanırlar. Benim dönüm noktam öyle büyük değildi. Ama hayatımın hiç olmadığı kadar değiştiğine eminim. Bir fotoğraf...
Evet, sadece fotoğraf karesi içindeki bir kız tüm hayatımı değiştirdi. Dünyanın merkezi değildi ama odak noktam olmuştu. Muhteşem güzel değildi ya da çok yetenekli. Rapunzeli andıran uzun, sarı saçları yoktu. Siyah, omuzlarından aşağı dökülen dalgalı saçları vardı. Sol gözünün altında iki tane ben vardı. Bileğiyle baş parmağının birleşim yerinde papatyaya benzeyen bir doğum lekesi... Saçlarını hep sağa atar, ceketinin kolu bir milim bile yukarı çıkmazdı. Siyah bir kolyesi vardı boğazının altında, köprücük kemiklerinin arasında. Kendini yalnız hissetmesini önlediğini düşünüyordu. Benim aksime böyle garip inançları vardı ve galiba ailesi olarak sadece üvey ağbisi vardı. Galiba diyorum çünkü bu konuda hiç konuşmazdı. Hatta genellikle konuşmazdı. O böyle biriydi. Çok güzel değil, gizemliydi. Harika değil, garipti. İyi değil, karanlıktı. O, keşfedilmeyi bekleyen pandoranın kutusuydu. O, bir fotoğraf karesinde kameraya bakmayan tek kızdı.
*KİTAP YENİDEN YAZILIYOR!!*
Efsan ailesinin evlilik baskısına daha fazla dayanamaz ve Mardin'den hiç bilmediği bir şehre İstanbul'a kaçar.
Atlas Akay yer altı dünyasının karanlık lideri. Hayatta hiçbir korkusu olmayan ölümün ta kendisi olan bir adam.
Kader bu ikisini hiç beklemedikleri bir anda karşı karşıya getirecek. Yeni bir aşkın külleri doğacaktı.
"Adam yanacak kadının bedeninde kül olacaktı..."
-Yetişkin içerikli bir kitaptır!!!
-Kitapta bolca +18 vardır.
-Argo vb. olumsuz ögeler barındırmaktadır!!!