Merhaba Genç Arkadaşım,
Bu yazıyı senin için yazdım. Neden mi?
Hatırlıyor musun?
Geçtiğimiz günlerde bir görüşmemizde "Gireceğim sınavda başarılı olmak ve hayallerimi gerçekleştirmek istiyorum. Ama yapamayacağımı biliyorum. Benim o sınavı kazanmam imkânsız. Zaten çoğu konuyu da anlayamıyorum. Hem geçen girdiğim sınavda da başarısız oldum. Başarılı olmam, hayallerimi gerçekleştirmem mümkün değil..." vb cümlelerle beni, gireceğin sınavda başarısız olacağına ikna etmek için bir hayli uğraşmıştın.
Ama maalesef ben ikna olmadım :)
Sakın aklına yanlış bir şey gelmesin :) Sana şu kadar saat ders çalış, bu kadar saat uyu, sınavdan bir önceki gece süt iç sakinleşirsin vb. şeyler söylemeyeceğim.
Çünkü;
Birincisi, ben bir koçum ve işim sana akıl vermek değil, kendi içine dönüp bakmana yardımcı olmak...
İkincisi, sana sınava hazırlanırken çalışman gereken kaynaklardan sınavda ne giyersen rahat edeceğine; günün hangi saatlerinde zihninin daha açık olduğundan sınav günü içeceğin okunmuş suya kadar birçok farklı konuda akıl veren kişi sayısı bir hayli fazla... Zaten duymaya alışık olduğun şeyleri tekrarlayarak seni sıkmak istemiyorum.
Ve gelelim asıl konuya...
Kendi içinde bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın?
"Tik." gözlerimi anında açtım ve önümdeki boş sokağa baktım. Bu sesi çıkarabilecek hiç bir şey yoktu sokakta.
"Tak." gözlerimi kocaman açarak sesin geldiği yönü bulmaya çalıştım. Ama nereden geldiğini bir türlü kestiremiyordum.
"Tik, tak, tik, tak, tik,tak..." sesler iyice artmaya başlayınca ellerimi başımın iki yanına koydum. Tiktaklar o kadar hızlandı ki bir sinyal sesi halini aldılar.
Daha sonra aniden kesildi.
Sokakta adım sesleri yankılanıyordu. Saat gecenin üçü olmasına rağmen insanlar teker teker evlerinden çıkıyorlardı.
Hızla arkadaşımı uyandırmak için balkon kapısını açıp içeri girdim.
Ancak arkadaşımın yatağı boştu.
Ve evin dış kapısı sonuna kadar açıktı.
♢ Tüm hakları Tony Stark'ın kalbinde saklıdır.