Aşk Tüm Duyguların Efendisidir!.. İnsan doğduğu gözlerini dünyaya inanma duygusuyla açar. Her insan farklı yerlerde,farklı şekillerde farklı şeylere inanır. İnsanlar, kendilerini yeni yeni tanıdıklarında inanma duygularını tanır ve istedikleri şeylere özgürce kendi iradeleri ile inanırlar. Ben aşk denen duyguların efendisine inanmazdım. ama bu öyle sıradan inanmamak değildi. Bir erkeğin kadınlara hep cinsel obje olarak baktığına inanır ve kendimi erkeklerden uzak tutardım. Onu ilk gördüğüm gün beynimden vurulmuş gibi hissettim. Ama aslında beynimden değil kalbimden vurulmuş olduğumu zaman geçtikçe anladım. Çok farklı duygulardı benim o an hissettiklerim o zamana kadar bu kadar ağır duyguları bir arada aniden ne bedenime ne ruhuma yükleyen kimse olmamıştı. Ağır duygulardı evet ama çok güzel duygulardı. Onu ilk gördüğümde gözlerine denk gelmişti gözlerim. Bir an olsun geri çekemiyordum kendimi. O kadar güzel gözleri var ki özgürlüğün somut haliydi sanki... İnsan aşık olmaktan ne yapsa kaçamıyor. Aşk aslında bir duygu değil bin duygunun bir araya gelmesidir... Gözlerine aşık olduğum o gün sanki herşey yeniden başlamıştı. Gözlerinde takılı kalmıştım. Kendimi bir an olsun geri çekemiyordum. O kadar güzel gözleri vardı ki o gün o bakışları içime içime işliyordu. O an hiç bitmesin o hiç gitmesin istiyordum. O gün o an sanki zaman durmuştu. Bir ömür gözlerine bıkmadan bakabilirdim. Birde o gülüşü yok mu? Her zerresi aklımda, her bir noktası kalbime işleyen o gülüşü. Ben hayatım boyunca bu kadar güzel gülen, gülünce bu kadar güzel olsan insan görmedim.