AŞK MASALI
  • Reads 19,550
  • Votes 211
  • Parts 64
  • Reads 19,550
  • Votes 211
  • Parts 64
Complete, First published Feb 25, 2014
Bazen hayat seçenekler sunar bize, birini seçmemiz gerekir. Seçtiğimiz yol bizi ileriye götürür. Masal'ın seçimleri, hayatının aşkı, pişmanlıkları ve herşeyi .. Bazen arkadaşlarıyla tatlı atışmalarını yaşayarak gülecek, bazen de onlarla hüzünleneceksiniz..

Not: İlk bölümler gerçekten BERBAT ama biraz sabredip devam ederseniz sonradan duzeldigini görebilirsiniz.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add AŞK MASALI to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
PÂYİDAR  by yagmurunhikayeleri
52 parts Ongoing
Gökalp mahallesinde sonsuz aşkın ateşiyle kavrulan iki ayrı ruh... Almina, geçmişi acılarla dolu küçük bir kadındı. Bir gün ansızın yaşadığı şehir olan Ankara'dan ayrılıp İstanbul'a taşınmış ve yıllar evvel kaybettiği babasının anılarının hâlâ sokaklarında dolandığı Gökalp'e ayaklarını basmıştı. Gökalp mahallesine taşındıktan sonra hayatının seyri değişecek olan Almina güzelliğiyle mahallede adeta nefesleri kesmişti. Tıpkı ilk görüşte Bertan'ın da nefesini kestiği gibi... Bertan, Gökalp mahallesinin gıptayla bakılan adamlarından biriydi. İyi bir mesleği vardı, herkes tarafından sevilir, beğenilir ve övülürdü. Dipsiz bir kuyuyu andıran kara gözleriyle baktığı kişiyi alev alev yakardı, hırslı ve ihtiraslıydı. Ona arkasından "Belalı" derlerdi. Her şeyi tamamdı lakin tek bir şey dışında... Aşk. Ve bir gün ansızın onu da bulacaktı. Almina ve Bertan'ın yolları Gökalp'in sokaklarında kesiştiğinde, aşklarının sınırları bulundukları yeri çoktan aşmıştı. İnsanlar bu kez Bertan'a değil, Bertan'ın sevdiği kadına karşı duyduğu aşka gıptayla bakar olmuştu. Almina ilk defa bir adam tarafından sevilmenin heyecanını, Bertan ise ilk defa bir kadın tarafından sevilmenin büyüsünü yaşıyordu. Sonsuz olacağına hiç şüphe duymadan, yana yana sevmişlerdi birbirlerini. Ama sandıkları gibi aşkları, gerçekten pâyidar kalabilecek miydi? Almina ve Bertan karşılarına çıkan fırtınalarla başa çıkabilecek miydiler? Ya da her şeyde olduğu gibi bu güzel duyguların da mı bir sonu vardı? Sevmenin ve sevilmenin, doğrunun ve yanlışın, yalanın, dürüstlüğün, aşk için nelerden vazgeçilebileceğinin anlatıldığı limonlu şeker tadında bir aşk romanı!
Gül İmparatorluğu (Tamamlandı) by funye49
57 parts Complete
"Doğum günün kutlu olsun, gül güzeli." Gördü mü? Panikle arkamı dönüyorum, uzaklaşan sırtını buluyorum. Gördü mü yoksa tamamen tesadüf mü, bilemiyorum. Sormak istiyorum, soramıyorum. Öyle, beni bilir gibi seslenme diyemiyorum. En azından kuru bir teşekkür etsem, edemiyorum. Babam gibi sesleniyor, sonra babam gibi sırtını dönüp gidiyor. Mete Dilmen, düşündüğümden de tehlikeli çıkıyor. Ben savaşçı beklerken, o bana işçi gönderiyor. İmparatorluğun terk edilmiş sarayının tam yanına ilk tuğlayı dikiyor. *** Hem gülümseyeceğiniz, hem gözlerinizi dolduracak naif bir strateji oyununa davetlisiniz, Gülce ve Mete'nin hayatlarının tam ortasına! Bazılarınız ben bu oyunu küçükken oynamıştım diyecekler, bazılarınız ise bu oyunu hala her gün oynadığını söyleyecek. İkisi de doğru, biz bu oyunu küçükken ekranlarda büyürken günlük yaşamımızda sık sık gördük. Hepimiz eşi benzeri olmayan oyuncularız aslında. Hepimizin heybesinde varsayımları, olasılıkları ve stratejileri var. Önemli olan bu stratejilerin yanında, onlar uğruna yok sayılamayacak kadar değerli bir kalp taşıdığımızı da unutmamak. Bunu söylerken sadece kendimizinkini değil karşımızdakinin kalbini de kastediyorum, elbette. Neyse bu kadar gevezelik yeter, sizi artık Gül İmparatorluğu'na alalım! Mendillerinizi hazırlarken içlerine bir tane de pullu olanlardan koymayı unutmayın. Sadece göz yaşlarınızı silmek için değil kınada sallamak için de lazım olacaklar :) *** http://open.spotify.com/user/31qkhp7klkplruaqei6whna2pcqu/playlist/0rgFHEJzcSmene3AS04KG4 ***
İKİ YABANCI by ozgenrts
26 parts Complete
Soğuktan donmuş ellerini cebinden çıkardı. Sadece bir kez kapıya vurması ile kapının açılması bir olmuştu. Hazırlıksızca karşısında duran adama baktı. Uzun saçları, kafasına taktığı berenin altına gizlenmişti. Sakalları her zamankinden daha da karışık ve uzun gözüküyordu. Kenarları kırışmış, çizgiler ile dolu gözleri dolu doluydu. Yaşlı yüzünde hüznün fırça darbeleri vardı. Sessizce, ağ tutmaktan halat bağlayıp çekmekten nasır tutmuş ellerini kapıdan çekerek geriye doğru adımladı ve içeriye girmesine izin verdi. Bu daveti bekletmeyip kar tutmuş botlarını önemsemeden, üşüyen ve gerilen bedenini sıcacık hava ile buluşturdu. İçeride yalnızca bir kanepe, üzerinde çaydanlık bulunan ve çıtırtılı sesleri ile insana huzur veren eski bir soba vardı. Başka bir zaman olsaydı, sobanın o sıcak ve dosthane kucağına kıvırılır keyfini çıkarırdı. Ancak bu şimdi imkansızdı. Kanepenin hemen çaprazında duran masanın üzerinde camdan yapılmış bir sürahi ve bardak duruyordu. Sonra onu gördü, battaniyesinin içinde tıpkı bir melek gibi uyuyordu. Dudakları pespembe bir düğmeyi andırıyordu. Küçücük diye düşündü, ne kadar da masum. Teni bembeyaz, kirpikleri uzundu. Kaşları neredeyse yok gibiydi. Gülümsedi bir an onun güzelliğine. "Herhangi bir değişiklik yok değil mi kararında?" Yaşlı adamın sesi ile ona doğru döndü. Yüzünde gördüğü endişeyi anlayışla karşıladı. Çünkü onunda içinde endişe fırtınası kopuyordu. "Hayır, Ali Osman Bey. Ben size bir söz verdim, bir anlaşma yaptık. Şimdi geri dönemem." Ali Osman, rahatladığını belli edercesine bir nefes verdi dudaklarından. "Senin bana ihtiyacın var, benim ona. Onunsa sana. Bunu sakın unutma." ©Tüm hakları saklıdır.| ©All Rights Reserved. -Yalnızca bu sitede yayınlanmaktadır. Başka hiçbir yerde iznim dahilinde yayınlanmamaktadır. Eğer kopyasına rastla
You may also like
Slide 1 of 10
YARA İZİ  cover
GÖĞÜN ACI FERYÂDI cover
PÂYİDAR  cover
Güzel Günler Bizi Bekler cover
HAYATIN ÇIKMAZI cover
Gül İmparatorluğu (Tamamlandı) cover
İKİ YABANCI cover
orenda +21 cover
Beyefendi /yarı texting/  ~FİNAL~ cover
ÖMRÜM cover

YARA İZİ

17 parts Ongoing

Hiç kapanmamak üzere açılan yaralar, kanamaz. İz bırakır. Ve o iz sonsuza dek geçmez, Yanı başında kalır.