Kütüphanedeki kitaplarla ördüğü duvarları çöküktü, tıpkı bir cennet gibi çöküyordu.
Piyanosunun tuşlarıyla döşediği yolları yarım yamalaktı, tıpkı ruhu gibi dökülüyordu.
Refakatçılık ettiği kalbi henüz yirmisindeydi lâkin bir huzurevinde yatıyordu.
Rapsodi Karaarslan, bir maça asının içindeki adrese düştüğünde bunun bir ölüm labirenti olduğundan habersizdi.
Rapsodi Karaarslan, bir bahse kurban edilmiş olan Akrep Cebren'in avuçlarındaki ringe düştüğünde o ringde kalbini, en aslı ruhunu bırakacağından habersizdi.
Haberler, uçan kuşlarla yayıldı.
Bahisler, binbir gece masallarına döndü.
Yumruklar, kumar masalarında bilardo topları gibi savruldu.
Bir maça ası, cehennemin ateşiyle harlandı.
Bir kupa kızı, şeytanın evlatlarına gebe düştü.
Cennet çöktü.
Dinle, bu cennetin çöküşü...
Bu, cennet çöküğü.
Q
11 NİSAN 2015
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024