Bir kadın, hiç adam ve çokça tanrı.
Okuduğum bir kitapta tanrıya açıkça bencil dendiğine şahit olmuştum. Önce korkmuş, sayfayı değiştirmiş ama sonra merakıma yenik düşüp yeniden sayfaya döndüğümde istemsizce hak vermiştim ama yine de fazla umursamadım.
İşte beni yukarıda okuduğunuz iki cümle ile tanıyabilirsiniz. Merak ederim, çok korkar arkamı dönerim ama ona sahip olma hırsına karşı gelemem, severim ama parmaklarım arasında tutamadan kaybeder, yoluma devam ederim.
Ve siz de yakında bir insanın belki de en büyük korkusuna rağmen sevdiğine ve var olmuş en büyük sevgiye karşın nasıl vazgeçtiğine şahit olacaksınız.
Bu bir aşk hikayesi kahramanlarıysa, sen ve tanrı.
"Demez mi anası, topallığına bakmadan benim kızıma göz koymuş diye? Der. Bu konuyu bir daha açma anne."
******
"Seni yaktım, kül ettim ruhumda; ama yine bana senin kokun geldi. Meğer ben seni küle çevirirken, ruhum iradesizce kokunu saklamış," dedi gözlerime bakarken. Sözleri dudaklarından her saçıldığında, benim cehennemden farksız kuyularım harlanarak coşkunca alevlendi ve onun sözlerinin ucunu yaktı, tutuşturdu. Yakmalı ya da yanmaya hazır olmalıydım.
GÜL KOZASI İSMİ İLE YAYINLANAN İLK KİTAPTIR.
13.08.2020 tarihinde yayımlanmaya başlamıştır.
HİKAYE ŞAHSIMA AİTTİR. ÇALINMA DURUMUNDA YASAL İŞLEM BAŞLATILACAKTIR...