''It's too late to love,'' she said. ''But too early to lose,'' he replied. * Uyurken yüz hatları gevşemişti. Kendime yalnızca O uyuduğunda umutlanma izni verirdim. Kısa bir süre önce alt dudağının sol tarafına taktırdığı piercing pencereden içeri giren sokak lambasının ışığında parladı. Sanki bu kusur O'nu daha da gerçek ve daha da yakışıklı yapmıştı. Oysa ben vücuduna garip şeyler yapan insanlardan hoşlanmazdım. Başımı yavaşça omzuna yaklaştırdım ve burnumu boynundaki o girintiye yerleştirerek nefes aldım. Gıdıklanmış gibi kıpırdandı. Kolları beni daha da sıkı sardı ve beni öldüren -gerçek anlamda değil ama öyle olmasını dilerdim- o sözleri söyledi. ''Ben de seni seviyorum Pam..''
33 parts