Story cover for ASİ GELİN by linelaniz
ASİ GELİN
  • WpView
    Reads 38,555
  • WpVote
    Votes 1,241
  • WpPart
    Parts 15
  • WpView
    Reads 38,555
  • WpVote
    Votes 1,241
  • WpPart
    Parts 15
Ongoing, First published Jan 09, 2018
Zana...gözleri Urfa"nın güneşine bedel kızıl ötesi saçları ile hayat'ı yaşamaya değer olarak gösterecek tek umut. Ama hayat umutlarla sınırlı değil, içinde bilmediğin olmaz dediğin duygular, bende yok dediğin şanslar bir anda ayağnına gelse ve tam oldu diyecek iken bu umutların hepsi sadece tek bir kelime ile TÖRE ile son bulsa, herşey bitti yaşamanın bir anlamı yok dediğin vakit AŞK kapını çaldığında ne yaparsın? 
Ama bunlardan önce hayatını mecbur kaldığın bir adamla , hayır diyemediğin töre ile  geçirmeye razımısın? 
Her an yüzüne bakacağın, sevmeyeceğim! dediğin bir adam karşında, o'a en az töreye boyun eğmiş bir adam.

ZANA BEN!

sevmediğim adama mecbur yaşamak canlı canlı ölmek ölürken dirilmek nedir en iyi ben bilirm bunların hepsini ban yaşatan AŞK sadece AŞK bunu yaşamaya mecbur değilim karşımda bir adam beni namusu olarak görüyor1 Ama ben ne onun namusu, ne de helali olmak istiyorum sadece özgürlüğüme kavuşup uyumak istiyorum!
All Rights Reserved
Sign up to add ASİ GELİN to your library and receive updates
or
#518aşiret
Content Guidelines
You may also like
FERAYE | NEFRETTEN AŞKA  by mavverra
33 parts Ongoing
Bir odayı karıştırmak hayatını yerle bir etmeye yeter mi? Sadece biraz dinlenmek istemişti. Ama gözlerini açtığında zenginliğin içinde kaybolmuş kibirli bir adamın yatağındaydı, hem de yalnızca bir havluyla. Feraye zengin bir aileye gelin giden ablasının yanında yaşamak için geldiği yalıda yalnızca huzurlu bir hayat arıyordu. Ancak gecenin bir yarısı yanlış bir odaya girip tanımadığı bir adamın yatağında uyanmasıyla her şey geri dönülemez şekilde değişti. O geceden sonra hayatı artık ona ait olmaktan çıktı. Karşısında kibriyle sinirlerini zorlayan ama varlığıyla kalbini darmadağın eden bir adam vardı. Bazı sınavlar kaçmakla geçilmezdi, bazı duygular görmezden gelinmezdi. Ve bazı adamlar unutulamazlardı. ❝"Kucağımdasın." dedi alçak bir sesle. "Dün gece seni elimle getirdim ve vücudunda hâlâ izlerim var." Beni daha çok çekti kendine doğru, kendi alt bedenine doğru bastırdı. Onu hissedebilmek muazzam bir arzu uyandırıyordu bedenimde, sağduyu ve mantığımın yerini şehvet ve ihtiras alıyordu. "Arzu duyduğunu, beni ne kadar istediğini biliyorum." Nefesim hızlandı, söyledikleri ne yazık ki tamamen gerçekti. Onu delice arzuluyordum, hatta bazen rüyamlarımda bile gördüğüm oluyordu. Bu yüzden kasıklarım sızlıyor şu an, bu yüzden ateş bastı bedenimi. Yüzü yüzüme daha çok yaklaşınca burunlarımızın uçları birbirine değdi, dudaklarım öpülme arzusuyla karıncalanmaya başlamışlardı. Onun temasına kayıtsız kalamıyordum, korkunç bir ten uyumu vardı aramızda. "Kaçman bunu değiştiremez." Konuşurken dudakları benimkine dokunuyordu, kendimi tutamayıp ilk hamleyi yapan olmaktan korkuyordum. "Ben de seni istiyorum." diye ekledi en son, zaten hemen ardından dudaklarıma kapandı.❞ ▪︎Yaş farkı vardır. ▪︎Cinsel içerik vardır. Cinsellik, küfür ve hassas içerikler barındırmaktadır. Rahatsız olacaklar okumasın.
You may also like
Slide 1 of 10
İS KOKAN ZEYTİN AĞACI cover
Aşkın Şefkati  cover
İLİŞKİ DURUMU: SENSİN cover
~Benim Gözlerimle Gör Dünyamı~ cover
Kalbe Zarar cover
Deniz Kabuğu cover
FERAYE | NEFRETTEN AŞKA  cover
Halısaha |texting cover
GÜNCE | Gerçek Ailem cover
Yeşim cover

İS KOKAN ZEYTİN AĞACI

59 parts Complete

"Benim topraklarımda ölmek için özel bir nedene gerek yok." Mihra Elnurova, Türkiye'nin güneyinde yer alan, ufak bir Türkmen ülkesi olan Karahan'da yaşamaktadır. Sıcacık bir ailede büyüyen Mihra, hayatın sert ve acımasız yüzüyle henüz tanışmamıştır. Ta ki ülkesinde baş gösteren iç savaşa kadar. Ülkenin çeşitli bölgelerinden ayaklanma, silahlanma haberleri gelirken hiçbir sorun olmadığına inanarak yaşayan genç kız, bir sabah bulundukları kasabaya ülkesini ve kendi topraklarını korumak için Türkiye'den askerlerin gönderildiğini öğrenir. Bu askerlerin arasında hayatının aşkının da olacağından bihaberdir. Yağmurlu bir günde şarkı söyleyip kendi kendine eğlenirken çitlerin arkasından kendini izleyen Türk askeri Yusuf Agâh Demiral'ı görünce Mihra'nın kalbi o zamana dek hiç atmadığı kadar kuvvetli atmaya başlar.