"Gidiyorum sevgilim, koca bir boşluğa gidiyorum. Beni içine yavaşça çeken karanlığa yenilip senden ve kızımdan ayrılıyorum. Koca bir çığlıkla gidiyorum, beni kendine mahkum eden kadere. Yaşadıklarıma, yaşattıklarıma ve yaşayamadıklarıma elveda... Sözün, aşkın, nefesin, bittiği bir yere gidiyorum. Senin beni asla bulamayacağın ve göremeyeceğin bir yere... Yanımda tek götürebildiğim ise içinde sen olan bir yürek. Son adımındayım yaşamın. İçimi öyle bir huzursuzluk kaplıyor ki sanki yüreğim patlayacak gibi...
Kendimi tek bir şeyle avutuyorum, tek bir şeyle kendimi güvende hissediyorum. Şu an yanında oturan ve sana simsiyah, şaşkın gözleriyle bakan küçük kız senin kızın, bizim kızımız sevgilim. Sana bunu hiç söylemedim çünkü kendimi sağlıklı olduğuma ve sana ihtiyacım olmadığına inandırdım. Yalan söyledim... Sana iliklerime kadar ihtiyacım vardı. Elinin sıcaklığını tenimde hissetmem gerekiyordu... Yapmadım her zaman olduğu gibi şu an bu satırları yazarken de pişmanım. "
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024