YEİS
  • Reads 510
  • Votes 37
  • Parts 3
  • Reads 510
  • Votes 37
  • Parts 3
Ongoing, First published Jan 11, 2018
🥀

Elimdeki silahı belim ve pantolonum arasındaki o boşluğa yetleştirdikten sonra adımımı ormana doğru attım fakat tam o anda şans yüzüme ışık farlarını yansıtmıştı.

Evet bildiğiniz bir çift araba farından bahsediyorum. Bu saatte burdan araba geçmesi ise kesinlikle beklenebilecek bir olay değildi. Ya karşımdaki arabanın içindeki şahsın kafası bin kırktı yada tam olarak bir deliydi. Ama şu da bir gerçekti ki içerideki o deli beni bulunduğum bu çaresiz durumdan kurtaracak tek kişiydi.

Heyecanla yola atlayıp olduğum yerde zıplamaya ve bana yaklaşan arabaya doğru kollarım havada el sallamaya başladım. Bu araba benim bu akşamki kurtuluş biletimdi.

Araba aynı hızla bana doğru yaklaşırken son anda beni farketti ve arabayı kenara çekerek bulunduğu konumda dörtlüleri yakarak beklemeye başladı.

Kurutuluyordum.

Bu izbe ormandan ve içerisinde ne halde olduğunu bilmediğim bir yaralı adamı arkamda bırakıp kurtuluyordum. Belki de arkama rastgele savurduğum o mermilerden birkaçı yine birilerine isabet etmiş bile olabilirdi.

Şu an için sadece kendimi düşünmeliydim.
Belki bencillikti ya da kötü biriydim fakat ben böyleydim. Yaşadığım hayat koşullarının bana öğrettiği ilk şey buydu.

🥀
All Rights Reserved
Sign up to add YEİS to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
36 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
PİNHAN MAHALLESİ  cover
Fındık Tarlası cover
İMDADIM cover
Kara Gül  cover
SARRAF cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
GECENİN İZİ cover
itiraz / bxb cover

Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı

49 parts Ongoing

Geçen yıllar yaşanılan her şeyi unutturur muydu? Akan giden zaman, aradan geçen onca gün birbirini seven iki kişinin içindeki aşkı bitirir miydi? Ya iki taraftan biri mezara girse, hiç kavuşamayacağını bile bile bir insan bir insanı sevmeye, beklemeye devam eder miydi? Aşk gerçekten bütün engelleri aşar mıydı? Asker & Savcı kurgusudur. Kapak ve içerik şahsıma aittir.