"Gökkuşağını görmek için, Yağmura katlanman gerek."
°°°
Küçük gözleri vardı, yüreğe su serpen. İçi ışıl ışıl parıldayan. Baktı mı, içinde kaybolmak isteyeceğin gözleri vardı. Zaten ben de onlara vurulmuştum.
Ne mavi, ne yeşil, ne de başka bir renk. Koyu kahverengi gözleri vardı. Ama o gözler öyle güzel parıldıyordu ki insanın içini eritiyordu.
Saçları da çok güzeldi. Kendine has bir saç tıraşı vardı. Çok karizmatik. Düzdü saçları. Yana yatırılmış, kulaklarına kadar uzundu. Yanları da tıraşlıydı. Kim bilir nasıl kokuyorlardı. Hep o kokuyu ciğerlerime kadar çekmek istemişimdir. Yavaşça içime çekmek, kokusunu içimde tutmak ve yavaşça bırakmak.
Her insanın isteyeceği bir yapıya sahipti. Vücütluydu, yakışıklıydı, esmerdi. Ama benim için en çok ta gözleri. Peki ya karakteri?
Bilmiyordum.