Hayatınızın durmaksızın sizi peşinden sürükleyen telaşında bir an durup ne istediğinizi kendinize sordunuz mu ? Adınızın bile size sorulmadan verildiği bu dünyada henüz kendinizi tanımıyorken bildiklerinizi sandığınız bu uykuda yaşadığınızı fark etmek zor olmamalı. Bu yüzden aşk sanıp yaşadığınız ilişkiler, hayatınızda yer kaplayanlara verdiğiniz güven bir anda güzel bir rüyadan uyanır gibi hayal olup uçuyor. Sizde bıraktığı sersemlik ve telaş ise koca bir ömre bedel. Phoebe kendini bu kaosa harcayacak kadar vazgeçmiş ve umutsuz iken aniden hayatı ve aşkı sorgulayan düşünceleri ile yüz yüze gelip hepsine bir cevap buluyor. Bundan sonra yaşayacağı hiçbir şey onu terketmeyecek. Peki ya siz ? Adını koyamadığınız bir arayış içindeyseniz, hadi gelin cevapları bulalım.