"Yalan söyledim." kaşları çatıldı. "Neden! " ani tepkisiyle benim de kaşlarım çatıldı "Çünkü sen onu seviyordun! Aranıza taş koymak aptallık olurdu çünkü sen onu seviyordun Finn! Beni değil, onu! Ve ben, belki seni unuturum düşüncesiyle aranızı yaptım. Sen mutluydun, ben neden olmayacaktım ki değil mi? Sonuçta sen üzülsen,benim başıma gelmiş gibi ağlayan;sen sevinsen mutluluktan havalara uçan bir kızım. Ama yanıldım. Bu sefer işler değişti çünkü söz konusu senin değil, sizin mutluluğunuzdu. Ve sizin mutluluğunuzda ben boğuldum. Öyle ya da böyle seni unutmalıydım. Sonunda, 'miş' gibi yapmaya karar verdim. Mutluymuş gibi, sevinmiş gibi... Biliyor musun? O gün de, mutluluktan ağlıyormuş gibi davrandım. Bilmiyorum, ya sen çok saftın ya da ben çok iyi bir oyuncuydum ama her ağladığımda sen sunduğum sebeplere inandın. Sen inandıkça ben de devam ettim. Sonuçta işe yarıyordu, yarı yolda bırakmak olmazdı. Ama sen, Finn... Bana umut veriyordun. Bir an kendimi seni tekrar severken buluyordum ve o da ne? Evet, kendime kızıyordum. Sonra, her insanda bulunan bir şey olduğunu unuttuğumu farkettim dün. Sabır noktası. Ben kendi kendime iç tartışmalarımla boğuşuyordum. Dün ise son noktayı koydun Finn. Otobüste... " ******* ALINTI YAPMAYINIZ!
32 parts