Gizemli Kitap 2
  • Reads 2,341
  • Votes 408
  • Parts 9
Sign up to add Gizemli Kitap 2 to your library and receive updates
or
#152gizemli
Content Guidelines
You may also like
EJDERHA ŞÖVALYESİ ~ ARYA ~ by yildizmutlu91
90 parts Ongoing
# Gençkurgu-- Fantastik # # 3. Fantastik # 1. Akademi # 1. Büyü # 1. Ejderha # 1. Efsane # 1. Elementler # 1. Krallık # 1.Takıntı # 1. Savaş - Düşünsene, sen büyünün her şey olduğu bir dünyada, zerre kadar büyü gücüne sahip değilsin. Sen bu dünyada hiçbir şey yapmazsın. Her şeyden vazgeç gitsin. Sen doğuştan eziksin ! Cümlesini bitirdikten sonra yüzüme doğru baktı. Gözlerindeki aşağılayan bakışlarla yaptığım mimikleri izliyordu. Sağ elini kaldırıp yüzünü aşağıya yukarı doğru sıvazladıktan sonra eli yüzünde durdu. Elinin yardımıyla sağ gözünün göz kabağını havaya kaldırdı. Işaret ve orta parmağını gözünün üstüne yerleştirip göz bebeğinin iyice görmemi sağladı. Göz bebeğinin içinde bile beni aşağılayan, hor gören bir tutum vardı. Elini yüzünden çekip gözlerini gözlerime tekrar dikti ve güçlü kahkahalar atarak gülmeye başladı. O kahkahalar attıkça içimde kopan fırtınadan haberi bile yoktu. - Yanılıyosun ! Dedim sesim güçlü ve yüksek çıkmıştı. Yüzüne doğru baktığımda anlamsız gülümsemesi kaybulmuş şaşkın bir şekilde bakıyordu. - Ben ezik değilim. Ben güçsüzleri korumak için kendini ateşe atmış biriyim. **************** İçinde bulunduğum Daryon krallığı da dahil bütün dünya büyü gücü üzerine kuruluyken benim içimde hiçbir büyü gücü yoktu. Köyümüze gelen elçinin beni akademiye götürmesi ile bütün hayatım kökten değişti. Şimdi ejderhayı ve yeni sahip olduğum güçleri kullanarak en güçlü olmak zorundaydım. Bu sayede canımdan bile değer verdiğim herkesi koruyabilecektim.
GÜNEŞE YAKIN UÇMAK by yzr_nrg
1 part Ongoing
Etrafımda sesler vardı her kafadan bir ses çıkıyordu ama benim yaptığım tek şey ucu bucağı beli olmayan bir toprak parçasına bakmaktı. Orda minicik bir beden ve üzerine sarılmış bir kefen. Onsuz aldığım her nefes sanki ateş solluyormuşum etkisi yaratıyordu bende. Daha dün yanımda her şeyin iyi olduğunu söyleyip gülüyorduk peki ya şimdi... Hayır ya ben çok ölüm gördüm. Yanımda ölenler bir kaç adımım yanımda vurulanlar oldu ama bu başka bu bambaşka bir acı. Her defasında bu sefer alıştım bu sefer bitti derken bu göz yaşı nerden çıkıyor. Ama hayır bu acıya alışmak yok. Aksine her defasında bu acı ile savaşama gücü bulacak. Bu acıyı bir başkası yasamasın diye kendime uğraş edineceğim. O gitti. Sırdaşım, yoldaşım, kız kardeşim beni ve yapacaklarımı durdura bilecek tek kişi. Gitti! Ama bu son idi. Bu cinayet ile başlamadım ama onula son bulacak. Başka bir kadını daha toprağa vermelerin izin vermeyeceğim. Başka bir yüz başka bir beden daha aynı sebeplerden toprak olmayacak. Kadın cinayetleri kelimesi bir daha kullanılmayacak. Sonsuza dek unutulan bir cümle olacak. Diz çöktüm ve ona son bir defa yakınan baktım. Nedenini sorguladım. Aklıma gelmiyor almıyor beynim. Nasıl ya nasıl olabilir. Neden kadınlar sanki harp halindeymiş gibi birer, ikişer, onar, beşer ölüyor ? Nerde o mülkün temeli nerde nerede hukuk nerede vicdan. Bu sondu sana yemin ederim can yoldaşım bu sondu. Sonunda adalet yerini bulacak. Herkes Tomris Atlasın öfkesinin tadına bakacak. Adalet asıl şimdi yerini bulacak. Saray ismi olmaktan çıkacak. Artık kim gelirse gelsin beni durduramaz. Bitti her şey. Kendime verdiğim sözü tutamdım ama ne pahasına olursa olsun sana verdiğim sözü tutacağım.
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
72 parts Ongoing
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
You may also like
Slide 1 of 10
Yalancılar ve Mumları cover
EJDERHA ŞÖVALYESİ ~ ARYA ~ cover
Peçete ve Bekçi Köpeği cover
ÇOBANA SÖYLE O MASUM  cover
Genesis ᴮˣᴮ cover
GÜNEŞE YAKIN UÇMAK cover
Bağ  cover
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) cover
MUM OLMAK KOLAY DEĞİL (1) cover
İlkler Unutulmaz cover

Yalancılar ve Mumları

20 parts Ongoing

Yalanlar can alır mıydı? Onlarınki almıştı. Yıllar sonra bir araya gelen bir arkadaş grubunun eski günleri yad etmek için gitmeye karar verdikleri dağ evinde bir cinayet işlendi. Atan dokuz kalpten birisi durdu, durduruldu. Yanan dokuz mumdan birisi söndü, söndürüldü. Onlar on dokuz Ocak sabahına bir ceset ve bir katil ile uyandılar. Bu cinayeti kim, neden işlemişti? Katili bulmak zordu, onlar önlerinde yanan bir mum olmadığı sürece kusursuz yalancılardı. Ama her yalancı elbet bir gün mum ışığında yansıyan gölgesiyle yüzleşmek zorunda kalırdı. Değil mi?