YILANLAR & SAVAŞÇILAR °VERA°
  • Reads 1,418,418
  • Votes 141,665
  • Parts 98
  • Reads 1,418,418
  • Votes 141,665
  • Parts 98
Complete, First published Feb 18, 2018
Mature
"Bu dünyada kanın da, acının da, savaşın da sonu yoktu."

Gece, dedesinin ölümü üzerine annesinin doğup büyüdüğü Vera şehrine gider ve orada annesi ile bir hayat kurmak için çabalarken şehrin sırları karanlıklardan çıkmaya başlar. Bu sırlar onun gerçeklerine dönüştüğünde Gece artık başka bir dünyanın içine çekilmektedir.

Ait olduğu yere...

Yılanlar ve Savaşçıları, kraliçelerin kanından gelen düşman soyları, melezleri ve savaşın kendisini tanır. Kanı görür, acıyı tadar, aşkın şehvetine bulanır. Bu dünyada ait olduğu boşluğu bulur, ait olduğu doğru yapbozun en değerli parçası haline geldiğinde artık elinde bir taç tutuyordur.

Vera'ya hoş geldiniz.

15 Haziran 2023 tarihinde yeniden yayımlanmak üzere Yılanlar ve Savaşçılar kitabı saat 00.00'da yayımdan kaldırılacaktır. Çok geçmeden 20 Haziran tarihinden yeniden yayımlanmaya başlayacak ve bölümler gün aşırı gelecektir.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add YILANLAR & SAVAŞÇILAR °VERA° to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
PAZİN  by mrsviia
23 parts Ongoing Mature
"Sakın!" diye bağırdı duygu duvarını kırarak. "Eğer o silahla kendini vurursan bunun dönüşü olmaz Efil!" Acıyla kahkaha atmaya başladım. Herkes benim bunu yapacağımdan o kadar emindi ki, korkuyorlardı. Haklılardı da. Yapacaktım. "Niye?" diye fısıldadım gülümsemem yüzümden yavaş yavaş silinirken. "Bu silahı bana yıllar önce doğrultan sen değil miydin? Bu silah benim sonum olacaktı zaten şu an seni korkutan şey ne Karan!" Cevap vermedi. Veremedi. Dudakları lâl oldu bu gece. Korkuyordu. Beni kaybedecek olmaktan korkuyordu. O korkmazdı, onun istisnaları olmazdı. Ben hariçtim. "Nefretten aşk doğamaz demiştin." dedim tüm uzuvlarım acıyla sızlarken. "Haklıydın. Biz nerede başlarsak orada biteriz. Nefretin benim sonum olmasına izin vermeden ben kendi sonumu yazıyorum." "Yapma Savcı." dedi ben silahla ateş etmeden hemen önce. "İnsanlar yanılır ama ben yanılmaz demiştim ya sana, ilk defa haklı çıktın. Yanıldım. Nefret aşka dönüşürse şayet, o adamı kimse tutamaz. Aşk gerçekten her şeyi yenebilecek olan tek duyguymuş çünkü." "Duygulara yeri olmayan sen mi söylüyorsun bunu? Aşk nedir bilmiyorsun bile!" "Evet!" dedi bağırarak. "Aşk nedir bilmiyorum, tek bildiğim senin yanında kendimi kaybettiğim. Kalbimin hızlanmasını sağlayan, tek bir gülüşünle bana tüm dünyayı yaktırabilecek güce sahip olan tek kadın sensen ve buna aşk denmiyorsa ben hastayım Savcı. Ben yenildim." Bu cümlenin devamını duymaya hazır değildim. Söyleyemezdi. "Ben senin yenilmeni beklerken, ben sana yenildi-" Başımı ağır ağır sallarken cümlenin devam etmesine izin vermeyerek, acımadan iki el silah sesinin duyulmasını sağladım. Bedenim yere kapaklandı. Tüm feryat dolu sesler umurumda olmadı ama diz çökmem için bana emreden Karan Kızıltuğ'un gözyaşları içinde yerde diz çöktüğünü görmek bu gece için en kötü ikinci şeydi.
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
72 parts Ongoing
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
You may also like
Slide 1 of 20
Kırık Aynalar Yarışı cover
YAŞAMAYANLAR (KİTAP OLUYOR) cover
küçük ayı ve büyük ayılar cover
PAZİN  cover
Nefretin Dokuz Hali  cover
Armağan cover
Diadem cover
ESİRİMSİN (+18) cover
iki yüreğin sürgünü || tk cover
Ritma Selenia cover
Kayıp Yolların Mektupları cover
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) cover
Erel cover
Parlement Gecesinde Son Tango  cover
Odio Amar (bxb) cover
Hera ve Aden cover
Genesis ᴮˣᴮ cover
Lidena cover
𝐒İ𝐍𝐒İ𝐑𝐄𝐋𝐋𝐀 cover
Zamansızların Ardından  cover

Kırık Aynalar Yarışı

10 parts Ongoing Mature

(+18) On iki deneme. Her biri bir tıkırtı, her tıkırtı ölümün soğuk nefesi. Bir saplantı. Alaycı bir gülümseme, karanlıkta yankılanan bir ses: "Ölmek isteyen birisi için mantıklı bir seçim değil." On iki deneme, bir saplantı... Leyal'in ruhunu esir alan bu saplantı onu nereye sürükleyecek?