19 parts Complete Nikah memurunun ''hastalıkta ve sağlıkta, iyi günde ve kötü günde Melih Erdinç'i kocanız olarak kabul ediyor musunuz?'' sorusuyla, rüya olmasını dilediğim bu gerçeğin tokatını yüzüme sertçe yemiştim.,. Artık ne bir güvencem kalmıştı, nede bir umudum.,. Biraz sonra ağzımdan istemesem de o kelime çıkacak ve ben yanımda oturan bu yabancının karısı olacaktım.,.
Şu 2.5 aydır yaşadıklarım benim için tarifi olmayacak kadar zordu.,. İki dedenin uygun görmesiyle olacak iş miydi bu?
-----------
Bu güne kadar yazılmış tüm "zoraki evlilik" hikayelerini unutun....Beklentilerinizi bir kenara atın ve okumaya başlayın...
Düşünün bir düzeniniz var çok sevdiğiniz ailenizle yaşıyorsunuz, sonra çok evvelden verilmiş bir sözle sizin hayatınıza yön vermeye çalışıyorlar.. Ve başarıyorlarda.. Artık tanımadığınız bir yabancının karısı oluyorsunuz... Ailenize olan öfkeniz hiç bitmiyor.. Sonra her ağladığınızda, hastalandığınızda o yabancı başucunuzda oluyor.. Size dost oluyor arkadaş oluyor, kimi zaman baba oluyor aile oluyor size.. Sonra ona alışmaya başlıyorsunuz, birlikte güzel vakitler geçiriyorsunuz.. Tam da hayatınızın düzene girdiğini düşünürken bu sefer başka bir şeyle yıkılıyorsunuz! Siz olsaydınız ne yapardınız? Bırakıp kaçar mıydınız yoksa yanında kalıp yaralarını sarmasına izin mi verirdiniz??