1 kasım Cuma Her yıl olan sey yine olmustu. çiçeğin alıcısı simdi seksen ikinci yasına basıyordu. paketi actı, kağıtları toplayıp bir kenara koydu. Ardından telefon ahizesini kaldırdı, emekliliğinden sonra Siljan'a yerleşen cinayet masası komiserinin telefon numarasını cevirdi. Bu iki adam yanlızca aynı yıl değil, aynı günde de doğmuşlardı ; birbirleriyle bağlantıları göz önüne alındığında bu ,hayatın bir cilvesi olmalıydı . On bire doğru, postalar dağıtıldıktan sonra, telefonun calacağını bilen eski cinayet masası komiseri, sabah kahvesini icerek bekliyodu . Ama telefon bu defa daha erken bir saate, on buçukta caldı .Ahizeyi kadırdı, kendini tanıtmaya gerek duymadan" merhaba" dedi. "Yine geldi" "Bu defa ne?" "Türkünü bilmiyorum.Araştıracağım. Ama beyaz renkli bir çiçek" "Sanırım yine mesaj yok" "Hayır yanlız çicek. Cercevesi gecen sene gönderilenle aynı. Kendi kendinize monte edebildiğiniz şu ucuz cercevelerden ". "Nerden postalanmıstı?" "Stockholm'den." "Yazı tarzı?" "Her zamanki gibi , büyük harflerle yazılmış . Düz ve şık harfler."All Rights Reserved
1 part