Birbirinden hiç ayrılmayan iki arkadaşın hikayesi; Doğa ve Kübra'nın
Aslında bu hikaye iki kişinin hikayesi. Bu geçmişte çok acı çeken ve tekrar aşık olmaktan korkan Kübra'nın, her zaman iki şeyin arasında seçim yapmak zorunda kalan Doğa'nın, aşkının peşinden sonuna kadar giden Emre'nin ve aynı kıza aşık olan iki düşmanın hikayesi.
Onlar çıktıkları bu yolda çabuk pes edenler, onlar azim ve sabır denen şeyi çok sonradan öğrenenler, onlar hayattan bezmiş kişiler, onlar şimdi bu hikayede birleşip birbirlerinin yaralarını sarmaya geliyor... Onlar artık her şeyin farkında.
Bu hikaye gerçek arkadaşlığın hikayesi. Bu hikaye sonsuz aşkın hikayesi , seviyorum diyip terk edenlerin değil... Bizim hikayemiz... Sevginin , fedakarlığın , dayanışmanın ve sevdiğini sadece sevmek için değil kalbinde yaşatmak ve sonsuzluğa götürmek için aşık olanların hikayesi.
Bu anlatacak çok şeyi olmasına rağmen kimseye anlatamayanların hikayesi, sabahlara kadar göz yaşı döküp gündüz hiçbir şey yokmuş gibi davranıp üzüntüsünü gizlemek isteyenlerin hikayesi.
"Düşlerimizi terk etmemiz pek bir şey değiştirmeyecek anlaşılan. Oğlum ne duruyorsunuz hâlâ... Yapıştırın şu yarabandını da kansızlıktan ölmeyeyim. Sonra düşlerinize kaldığınız yerden devam edersiniz."
Ben : anneni ara.
Oğuz:ne ?
Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin?
Annen onu aramanı söylüyor.
Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ?
Ben : şarjı bitmiş?
Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ?
Ben yazıyor...
Ben çevrimiçi...
Ben : bir dakika oha doğru?
Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ?
Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı.
Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ?
Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃
Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun?
Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya.
Laf filan da sokmuyorum ayrıca.
Oğuz : sen kimsin ?
Ben: komşunuz ?
Oğuz : komşumuz kim?
Ben : evine gelseydin bilirdin.
Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ?
Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ?
Oğuz : bu aralar sanmıyorum.
Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun.
Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim.
Ben :ne ?
Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı.
Ne üzücü.
Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...