Yazın sıcaklığı tüm bedenini kaplarken,üstündekileri çıkarmamak için zor duruyordu genç kız. Kendine neredeyse bir beden ufak gelen elbisesini aşağı doğru çekiştirdi.Herşeyi hesaplamış ama kendine bir beden küçük elbise giymemeyi hesaplayamamıştı. Genç kız bu elbiseye daha ne kadar dayanacağını düşünüyordu. Hayatında ilk defa pantolon dışında bir şey giymenin verdiği utançtan yüzü kızarmıştı. Babası her evden dışarı çıktığında küçük kızı cezalandırıyordu,ona her seferinde dışarı çıkmaması gerektiğini,onun için tehlikeli olacağını düşünüyordu. Ama genç kız her fırsatta gece dışa çıkıp özgürlüğünü ilan ediyordu. Ama tek sorun genç kızın yüzündeki maskeye benzer birşeydi,babası her defasında bu lanet şeyi takması için kızı zorluyordu. Kız babasının ondan tiksindiğini bile düşünmeye başlamıştı,ama bu düşüncelerden vazgeçip denize doğru yürümeye başladı. Sekiz yıldır hiç açmadığı saçlarını hür iradesiyle salıvermişti. Saçları hiç bu kadar özgür kalmamıştı,hiç bu kadar kendini iyi hissetmemişti genç kız. Rüzgarın hafif esmesi saçları sonbaharda solmuş bir yaprak gibi sağa sola savruluyordu. Genç kız duyduğu sesle istemsizce ağzından ufak bir çığlık koptu. Bu-u silah sesinden başka bir ses değildi. Genç kız koşarak silah sesinin olduğu yöne gitti ve gördüğü şeyle hayatı başına yıkılmıştı. Babası kanlar içinde yerde yatıyordu. Kız koşarak babasının yanına gitti,babasının kafasını dizlerinin üzerine koyup uzun zamandır akıtmadığı göz yaşları bırakmıştı. Çaresiz bir şekilde"baba lütfen dayan."diyebilmişti kız. Babası zorlukla nefes alırken son kelimeleri şu olmuştu."kızım sana herzaman dediğim gibi sakın yüzündeki maskeyi çıkartma kimsenin seni görmesini istemiyorum evleninceye kadar,o zaman çıkarırsın.. Zor kurduğu cümle boğazında düAll Rights Reserved
1 part