kulaklıklarımı takmış sahil kenarında koşarken birinin bana öküz gibi çarpmasıyla afalladım "OHA kızım yavaş görmüyor musun koskoca beni" Evvet başlıyoruz. Göz devirdim ve en sakin ses tonumla bodoslama girdim konuya "sen ŞAKA MISIN YA? Koşu yolunda ne diye heykel gibi dikiliyosun?" "Hmm demek asabiyiz. Öyle olsun bakalım." bu kamera şakasıysa eğer hiç komik değil :[ ☆☆☆☆☆☆☆ Bana doğru geliyordu. Elinde bir resim ve bıçak vardı."Seç" dedi. "Ne için neler oluyor "soruma karşılık olarak tekrar "Seç" dedi. Elindeki bıçağı aldım. Sonra kayboldu ve onun yerine karşımda Merih'i gördüm. Bana doğru geliyordu. Gözleri o kadar boş bakıyordu ki sanki beni bile tanımıyordu. Sonra kızın elinde gördüğüm resim aklıma geldi. Merih ve benim resmim. Onu alsaydım belki birşeyler hatırlatabilirdim ona. Bana doğru hızla gelirken birşey farkettim. Daha önce elinde olmayan ve ucu sivri görünen bir demir cop. Yanıma geldiğinde elimdeki bıçağı sıkıca kavradım ve" Özür dilerim Mars" diye bağırdım. Bıçağı göğsünün alt tarafına sapladım. Ona Mars derdim bazen. Merih adının anlamı Mars'tı. Sonra birden bi sarsılma hissettim . Yer sallanıyordu. ¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤ Eğer bu garibimsi ve micizevi hikayenin gerisini merak ettiysen hikayemi okumaya başla ve Asil Gece Acımaz'ın en ilginç anlarına tanık ol. Ha bu arada hikaye biraz amatörce haberin Olsun.All Rights Reserved