Sinirle kaşlarını çattı.
"Kimsin sen?!"
Bilmiyordu ki o Ç4'tü.
Bilmiyordu ki o belaydı.
Bilmiyordu ki o aşktı.
"Ben senin başlangıcın ve sonunum."
"Hayır!!! Sen okulun züppe çocuklarından bir aptalsın!! Senden nefret ediyorum!!"
Hırsla onun kolunu sıktı.
"Neyimi sevmiyorsun söyle!! Yakışıklıyım, uzunum, zekiyim, zenginim!!! Bana bak! Yoksa aptal falan mısın sen??"
Kolunu hırsla itti kız.
"Herşeyinden nefret ediyorum!!! Yürüyüşün, paran ve en önemlisi o iğrenç kıvırcık saçların!!!!"
Okulun dört yakışıklı erkeği. Biri kızı delice severken kız onu sevmez ve diğeri kızı arkadaş olarak bilirken kızın ondan hoşlanması.
Diğer iki erkeği sormayın. Onların hikayeleri çooook başka çünkü. Çapkın ama aşık.
Bu kitapta gülecek, ağlayacak, kızacak ve en önemlisi kıskanacaksınız...
Ben : anneni ara.
Oğuz:ne ?
Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin?
Annen onu aramanı söylüyor.
Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ?
Ben : şarjı bitmiş?
Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ?
Ben yazıyor...
Ben çevrimiçi...
Ben : bir dakika oha doğru?
Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ?
Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı.
Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ?
Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃
Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun?
Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya.
Laf filan da sokmuyorum ayrıca.
Oğuz : sen kimsin ?
Ben: komşunuz ?
Oğuz : komşumuz kim?
Ben : evine gelseydin bilirdin.
Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ?
Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ?
Oğuz : bu aralar sanmıyorum.
Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun.
Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim.
Ben :ne ?
Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı.
Ne üzücü.
Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...