"Siz Hiç Aşk Acısı Çekerken Başkasına Aşık Oldunuz mu?"
Beni onunla aynı karede yaşatacak kadar güzel değil mi fotoğraflar? O uzaklara bakarken benim ona bakıp uzaklara dalmam için yok mu yeterince iyi bir manzara? Onun kokusunu sarıp getiren bir rüzgar neden esmiyor bu şehirde?
Gözlerini gördüğünde başlamıştı onun hikayesi. Her sabah beni sevecek umuduyla kalkıp gece başını yastığa belki yarın sever umuduyla koyarak yaşıyordu. Pelin Bozdağ, o bir kelebekti. Bir kelebeğin sahip olduğu kısacık ömrünü mutlu bir şekilde yaşadığı gibi yaşıyordu hayatını. O aşk acısı çekerken bile mutluydu. Taa ki, aile apartmanlarına yabancı biri yerleşene kadar. Pelin, bilmiyordu ki aşkı, bilmiyordu ki aşkın ona neler getireceğini. O sadece aşık olduğunu sanıyordu. Ama öğrenecekti... Öğretecekti... Peki bir kelebek aşık olursa, o kısacık ömrünü aşık olarak yaşarsa n'olur? Kelebek hayatını yaşayamadan ölür...
~Kelebek gibidir aşk; sen kovaladıkça o kaçar. En iyisi bırak uçsun...
17.04.2018'
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."