İzdüşüm
  • Reads 583
  • Votes 43
  • Parts 1
  • Reads 583
  • Votes 43
  • Parts 1
Ongoing, First published Apr 20, 2018
Elimde sıkıca tuttuğum bir kitap vardı. Her bir cümlesinde kendimi kaybettiğim, her bir cümlesinde kendimle karşılaştığım bir kitap.

Tren garında, kapıları açık vagonlardan birinde oturuyordum. Ayaklarım aşağı doğru sarkıyor, gözlerim hemen karşımda duran trenin üzerine spreyle yazılmış bir duvar yazısının üzerinde dolaşıyordu. "Ölmedik ama pek yaşıyor gibi de değiliz"

Sert bir rüzgarın saçlarımı önüme savurmasıyla gözlerimi yazıdan çektim. Saçlarımı geriye doğru attıktan sonra derin bir nefes alarak kitaptan rastgele bir sayfa açtım. Yüz kırk üçüncü sayfada gözüme ilk çarpan cümle "Belki de, olduğum gibi görünseydim, sonumuz böyle olmazdı." oldu.

Dudaklarıma ince, alaylı bir gülüş yerleşti. Parmağımın ucunu sararmaya yüz tutmuş sayfanın üzerinde gezdirirken 'Bu sefer haksızsınız Oğuz Bey,' dedim. 'Olduğum gibi görünseydim de sonum yine böyle olurdu.'

Başımı yaslayıp kitabı hafifçe kaldırarak kaldığım yerden sesli bir şekilde okumaya başladım. Nerede, ne zaman, hangi koşulda olursa olsun Oğuz Atay'ın Tehlikeli Oyunlar'ını okumak beni dinginleştiriyor, kavgamdan biraz da olsa kaçarak nefes almamı sağlıyordu.

Ezberimden okuyacak kadar bilsem de gözlerimi sayfalardan ayırmadan okumaya devam ederken sesim yükseldi ve "Bütün romantik oyunlarda olduğu gibi..." diye okurken cümleyi benim dışımda söyleyen bir ses daha duydum. Onun sesiydi. 

Beni bulmasının şaşkınlığı ile kitap elimden kayarak yere düştü. Boğazımdan sesli bir yutkunuş geçerken fırtınayı andıran gri gözlerini bana çevirdiğini hissettim. Ona bakmaya cesaretim yoktu. 

"Bütün romantik oyunlarda olduğu gibi şiddeti haklı gösteren bir serüvenimiz yaşanacak: Şiddeti düşünmekle başlayacağız ve şiddetle bitireceğiz."
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add İzdüşüm to your library and receive updates
or
#5tehlikelioyunlar
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
34 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
PİNHAN MAHALLESİ  cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
GECENİN İZİ cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
SARRAF cover
Kara Gül  cover
İMDADIM cover
AMARİS cover
DİLVAN (Kitap oluyor)  cover

PİNHAN MAHALLESİ

29 parts Ongoing

| Yetişkin okular için uygundur, cinsellik ve argo içerir! | Terk ettiği nişanlısının mahallesine 3 yıl sonra tekrar gelen Nalan ne ile karşılaşacak? • "Yalvarırım git Nalan. Benim başıma bela açma! Mahallemden git! yoksa-" "Yoksa?" "Zor lan!" dedi yarım ağız bağırarak. "Hayatımı siktin ulan! görmüyor musun Nalan beni? Yarattığın enkazı görmüyormuş gibi! Nalan senle ben aynı mahalleyi bırak aynı şehirde yaşayamayız!" göz yaşlarımı sildim bedenimin yanında ki iki kolu ve yakınımda ki yüzü her şeyi zorlaştırdı. Kör kütük sarhoştu. "Neden?" diye sordum acıyla. "İki yangın beden birleşir.." dedi kendine hatırlatır gibi. Sonra ekledi. "Biz artık beraber yanmayız Nalan. Ya küle döneriz. Yada yakarız!"