Rüzgarın uğultusu, sessizliğin içine feryat gibi düşmüştü. Tavandan sarkıtılmış olan ampülün zayıf ışığı bir yanıp bir sönerken, açık olan pencereler duvarı dövüyordu. Rüzgarın etkisiyle ortamı zayıf ışığıyla aydınlatan ampül bir o yana bir bu yana beşik gibi sallanıyordu. Karanlığın hüküm sürdüğü bu yerde, gecenin çocuğu alışılmadık bir biçimde sessizdi. Ortamda duyulan tek ses onun beyninin içinde dönen tilkilerin sesi ile iş birliği yapan rüzgarın kulağına fısıldadığı sözlerdi. İkisi de ağız birliği yapmış ve tek bir şeyi fısıldıyordu ona. Aslında çoktan yapmış olması gereken şeyi söylüyordu... "Kaç burdan LEMUR!" ************************** "O, LEMUR' du. Ölülerin ruhlarının sahibi... Ve bende onun yeni kurbanıydım. Elinde sıkıca tutmuş olduğu bir oyuncaktım..." 🔥 LEMUR adı ile yayımlanan ilk kitap 🔥 🔥 Tüm haklar yazara aittir. Aksi bir durumda gereken herşey yapılacaktır. 🔥