" Keşke seni hiç tanımasaydım. O zaman yaşama isteğim tıpkı eskisi gibi coşkulu ve rengarenk olurdu. " dedim göz yaşlarım durmaksızın akarken. O an ilk defa gözlerinin dolduğunu gördüm. İlk defa sesinin titrediğini, omuzlarının düştüğünü gördüm. Evet, ondan delicesine nefret ediyordum. Ama... o hali içimde bir yerde bir şeylerin kırıldığını hissettirdi bana. Bu olmamalıydı. Onun için üzgün hissetmemeliydim. O sorunlu bir psikopattan başka bir şey değildi ! Elindeki bıçağı yavaşça yere bıraktı. Anlamını bilmediğim yaşlı bakışıyla ve ilk kez yenik düşmüş titreyen sesi ile o hafta son kez konuştu. " Keşke seni hiç tanımasaydım. O zaman ölme isteğim tıpkı eskisi gibi coşkulu ve simsiyah olurdu. "