YAPMA!/KARAGÜL #Tamamlandı
  • Reads 2,024,932
  • Votes 72,466
  • Parts 57
  • Reads 2,024,932
  • Votes 72,466
  • Parts 57
Complete, First published Jun 19, 2018
" KARA KADERİME BEYAZ GÜL OLUR MUSUN ? "

~~~

Aşk, kitabı okumak istiyorsanız lütfen bu kitabı  okumayın! 
Aşkı iliklerinize kadar hissetmek istiyorsanız, buyrun birlikte okuyup hissedelim. 



♤ Çalınması durumunda gerekli hassasiyet gösterilecektir.
 

WATTPAD'DE KARAGÜL İSMİ İLE YAYIMLANAN İLK KİTAPTIR!

♤ 20 Haziran 2018  Başladı 
♤ 23 Nisan 2020  Bitti
♤ Kitap, 145,060 kelimedir.

♤Kapak tasarımı; sadecemeftun

TÜM HAKLARI SAKLIDIR!
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add YAPMA!/KARAGÜL #Tamamlandı to your library and receive updates
or
#29sevda
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
40 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Bırakma Beni by _mikaelson_
52 parts Complete
İlkim Emsal;tıpkı bizler gibi.Hikayelerde ki o 'kusursuz kız' tanımı,İlkim için geçerli değil.İlkim,hepimiz gibi kilo almaktan korkan,orta halli,derslerinde başarısız,babasız,sorunlu bir genç kız. İlkim tamamen sıradan.Ne çok iyi resim yapabiliyor,ne çok iyi dans edebiliyor, ne de çok güzel şarkı söyleyebiliyor.Annesinin tabiriyle en iyi yaptığı tek şey;masaj.O,ne tüm ingilizce şarkıları ezbere bilir nede bir konuşma olduğunda can alıcı bir şekilde mükemmel konuşabilir. Onun en iyi yaptığı şey Aras'ı sevmek ve değer verdiği insanlar için kavga etmek. Sıcakkanlı,sıradan,delirdiğini düşünen İlkim Emsal'la tanışın. Onun hayatı Aras gelene dek sıradandı.Arkadaşlarıyla takılır,babasına söver,dans edemediği halde hareketli bir şarkı çalınca kendini tutamayıp tüm camı perdeyi kapatıp öyle dans eden bir genç kız,Aras Kaya gelince düzeni alt üst oldu. Aras,hayatı boyunca kendi ayakları üstünde durmuş,kitaplardan fırlamış O çocuk.Ortak bir arkadaşları sayesinde İlkim'le tanıştı.İlkim ona kör kütük aşıkken,Aras sadece günün sonunda onu seven birinin olmasına sevindi. Hissetmeyi unutmuş,yeşil gözleriyle her kızı kolayca etkisi alabilen Aras,İlkim'i öyle bir etkisi altına aldı ki,İlkim'in bu aşkı onu da Aras'ı da çok tüketecek. İlkim Emsal ve Aras Kaya'yı tanıyın.Tamamen sıradan olan bir kız,intikam için yanıp tutuşan adamın ateşini söndürebilecek mi? Bu hikaye hepimiz için bir umut aslında.Kızlar,hepimiz sıradanız,değil mi?Kim bilir belki günün birinde bizim de sıkıcı,sıradan hayatımıza Aras Kaya gibi biri gelir,ha?
LADES  by alminasxx
32 parts Complete
"Sürekli kavga ettiğiniz ve sürekli nefret kustuğunuz bir insanın kaderiniz olacağına inanır mıydınız? Genç adam nefret ettiği kadını arıyordu,ona ulaşmak imkansızdı fakat pes etmemişti. Bir gün bir yurdun önünden geçerken ona benzeyen ve onun gibi gülen bir kıza rastlamıştı. Küçük kızın gülüşü onu bir hayli merak ettirmişti,küçük kızın yanına gidip. "Merhaba küçük kız bu kadar komik olan ney?" Diye sormuştu genç adam,kız konuşmamıştı genç adama baktıktan sonra gözlerini gökyüzüne dikerek gülmeye devam etti,genç adam şaşkınlıkla küçük kızı izliyordu. "Hey küçük,merak ediyorum bu kadar komik olan ne?" Küçük kız genç adamın omzunu tutarak işaret parmağını gökyüzüne kaldırdı. "Görüyor musun?" Genç adam merak ederek. "Neyi görüyor muyum? Küçük kız tebessüm ederek. "Çok değer verdiğim ve sürekli oyun oynadığım kuşum beni terk etti,bu ağacın gölgesinde uyuyor ama ben onu gökyüzünde görüyorum." Genç adamın gözleri doldu. "Üzülmüyor musun seni terk ettiği için?" küçük kız aynı tebbesümle. "Üzülüyorum." Genç adamın bakışları değişmişti. "O denli neden bu kadar mutulusun?" Küçük kız genç adamın elinden tutup kaldırdı. "Mutluyum çünkü onu sevdiğimi bir çok kez söylemiştim,mutlu olmak zorundayım çünkü o beni izliyor." Genç adam kızın olgunluğu karşısında şaşırıp kalmıştı. Genç adam susmuş ordan giderken ağlıyordu,artık umudu kalmamıştı,nefret ettiği kadınla ilgili birden duraksadı kadının söyledikleri gelmişti aklına. "Ben senin kölen değil,kaderin olmak istemiştim." Genç adam ağlayarak gökyüzüne baktı. "Mutsuzum." Dedi. Çünkü nefret ettiği kadına bir kez olsun. "Seni seviyorum." Diyememişti.
TUTSAK by OZSOOWAN
32 parts Ongoing
Ne zaman bir dert gelse; Yağmur yağar, diner, dokunur Ve topraktan kalkan o kokuyu koklardım, Ateşim sönerdi... Sonra büyüdüm, Gözlerini gördüm. Yandım. Yağmur yağdı Ve ilk kez sönmedim... Ben yağmurdan daha fazla bir seni seve bildim... *** Adamın aşkı sol yanında ki demiri eritti. Küçük bir kadın tek bakışı ile adamı kendine köle etti... Ve kadın; adamın her bakışı ile tutuştu. Koca adam, küçük kadının feleğini şaşırttı. Hayalllari vardı küçük kadının... Hayalleri vardı adamın... Masum bir aşk, hayaller uğruna verilen bir mücadele. Sonunda ise acımasız bir tutsaklık. .... Sözleri, karşımda ateş saçan gözleri ile kesinlikle kalbimi verdiğim adam değildi bu! Hırsla üzerime yürüyüp beni yatağa düşürdüğün de kalbim eziliyor, korkum nefes aldırmıyordu. " De.. Devrim bu sen değilsin! " Burnundan alıp verdiği keskin nefes, sıktığı yumrukları... Hiç korkmadığım kadar korkuyorum. Tiksiniyordum kendimden. ''Ben ben olmaktan çıkalı çok oldu Aysima hanım! Sen, sana köpek olan Devrim'i geri de bırakalı çok oldu!" Gözümden yaşlar akarken üzerime doğru eğilip nefesi dudaklarımı yakarken eli fermuarıma gidip açıp beni öldürken, gözlerini gözlerimden ayırmadan konuştu beni ateşe atacak o alev alan sözleri. " Şu ana dek sana köpektim, aşkım sana köleydi! Şu saatten sonra kölelik sırası sende! " Kuşunu uçurmamaya yeminliyse geriye bir tek tutsaklık başlar... NOT : KİTABIMIN TACİZ VEYA TECAVÜZLE UZAKTAN YAKINDA ASLA AMA ASLA ALAKASI YOKTUR!
You may also like
Slide 1 of 20
GECENİN İZİ cover
Berdel +18 cover
Bırakma Beni cover
AŞK-I VİRANE cover
Kara Gül  cover
HÜKÜM cover
LADES  cover
TUTSAK cover
Aşk ve Savaş cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
Bir Lokma (Tamamlandı) cover
HÜKÜM cover
Fındık Tarlası cover
KONUK SEVMEZ DENİZ cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
Mavi gözlüm cover
ERVA (Düzenlenecek) cover
Sarmaşık [BxB]  cover
Araf  cover
ATEŞ PARÇASI (Tamamlandı) cover

GECENİN İZİ

40 parts Ongoing

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....