LÜTFEN...
Bu kitabı okumak için yeterince iyi bir kalbe sahip değilsen, sakın kitabı açma!
Öncelikle ön yargılarını kapının dışında bırakmanı istiyorum senden. Bu öyle basit bir aşk hikayesi değil. Sakın bunu unutma. Sonrasında ise yüreğini yoklamanı istiyorum senden. Şöyle bir yokla... On altı yaşında, acıdan kıvranan yaralı minik bir bedene yer yoksa orada... Boşver. Bu kitabı okuman senin için zaman kaybı olur. Ve en önemlisi klişe istiyorsan, burası doğru adres değil. Kötü çocuklar, tecavüzcüsüne âşık olan aptal kızlar, abisine âşık olan gerizekalılar, psikopatlar, mafyalar... Bunlar burada yok!
Ancak bunların bilincinde okursan, emin ol, o zaman yüreğine minik bir kelebek kondurabilirim♥
SEVİLİYORSUNUZ❤
______________________
Her şey, ayın göğe yükseldiği o dolunay gecesinde mesaj kutusuna düşen "Merhaba" ile başladı...
"Öp yaralarımdan,bulaştır ruhuna acımı... öp yaralarımdan, belki bu acı da geçer..."
Eylül, çocukluktan beri anlaşamadığı ve sorunlar yaşadığı Yavuz ile yıllar ne kadar geçerse geçsin hâlâ anlaşamaz. Sürekli başını belaya sokarak nezarethaneye giren Eylül'ü her seferinde polis olan çocukluk arkadaşı Yavuz kurtarır.
Eylül; Senin benimle derdin ne?
Eylül; Polis olmana mı güveniyorsun sen be?!
Eylül; Beni sinir etme Yavuz
Yavuz; Birincisi her adım attığın yerde değilim sen polislerin olduğu yerlerde çok sorun çıkarıyorsun
Yavuz; İkincisi mesleğimin arkasına sığınacak biri değilim Eylül
Yavuz; Başını beladan kurtarabildiğimiz mi var kızım?
***
01.05.2025
#1 polis 06.05.2025