Ferfecir (ZOR AŞKLAR SERİSİ - 1) (TAMAMLANDI)
  • Reads 2,982,251
  • Votes 118,045
  • Parts 40
  • Reads 2,982,251
  • Votes 118,045
  • Parts 40
Complete, First published Aug 04, 2018
Aydeniz..
Annesinin ölümü ile kendini kaybeden babasının, şiddetine maruz kalan, okuduğu üniversiteyi bitirmesiyle kaçmak zorunda bir kız..
Daha genç yaşında omuzlarına kaldıramayacağı yükler yüklenmişti. 
Ama o ayakta kalmak zorundaydı, annesi olsa öyle isterdi.



Araf..
Atalarından kendine bırakılan Kurtbey aşiretinin varisi..
Mardin'in ağası, Kurtbey Lokantalarının kurucusu..
Aynı anda hem ağa, hem kurucu olmak çok zordu ama o başarı ile altından kalkıyordu. 
Başarılı olmak için 'AŞK' gibi duygulara kapalı olunmalıydı.




Kendini tamamen hayatın rutinine kaptırmış olan Araf, daha genç yaşında oldukça yaralar almış Aydeniz ile bir araya geldiğinde her şey değişecekti.


'AŞK'ı tanımaya çalışırken aslında ona ne kadar geç kaldığını fark edecekti Araf..
Yüreğindeki ve bedenindeki yaralar henüz bu kadar tazeyken bu adamı sevebileceğini anlayacaktı Aydeniz..



Peki AŞK her şeyin üstesinden gelebilecek miydi?





Başlangıç Tarihi : 11.09.2018
Bitiş Tarihi : 16.05.2019
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Ferfecir (ZOR AŞKLAR SERİSİ - 1) (TAMAMLANDI) to your library and receive updates
or
#5zorluk
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Yeni Bir Hayat by ozlemalper
67 parts Complete
Ardındaki demir kapının çıkardığı tok sesle yerinden sıçradı.Şaşkınlıkla etrafına baktı ve her şeyin ne kadar farklı olduğunu düşündü.Derin bir nefes alarak ne yapacağına karar vermeye çalıştı. Aslında günlerdir bunu düşünüyor ama bir yanıt bulamıyordu. Kafasını kaldırıp uçsuz bucaksız görünen gökyüzüne baktı. Hatırladığından daha mavi görünüyordu. Hayatta sahip olduğu her şeyin içinde olduğu küçücük bavulunu sıkıca tutarak yürümeye başladı. Ayakları nereye gideceğini biliyor gibi kendiliğinden ilerliyordu.Zaman kavramı O'nun için oldukça uzun bir süre önce önemini yitirmişti.Bu yüzden ne kadar yürüdüğünü fark etmedi. Çok özlediği o kokuyu hissedince aniden durdu ve derin nefes alarak içine çekti.Yıllardır birkaç metre karelik bir alanda volta atmaya alışmış bacakları bu uzun yürüyüşe isyan ediyordu ama genç kız bunu anlayacak halde değildi.Eskisinden hızlı adımlarla ilerledi ve masmavi denizi görene kadar durmadı. "İşte" dedi denizi görünce "İşte özgürlük bu" Kalabalık trafiğe dikkat ederek karşıya geçti ve boş bulduğu ilk banka bıraktı vücudunu. Yanaklarından akan yaşların farkında bile değildi. Elinden kayıp giden yılları için ağladı uzun bir süre. Kendine gelip ağlamasını durdurduğunda ne kadar zor bir durumda olduğunu düşündü.Ne ne yapacağını biliyordu ne de nereye gideceğini. İstanbul'a ilk geldiğinde ki hali aklına gelince acı ile kıvrıldı dudakları.Öğrencilik yıllarını geçirmek için ne kadar doğru bir tercih yaptığını düşünmüş aşık olmuştu bu şehre. Oysa bu şehir O'nun için "Sekiz Yıl On ay Altı gün" lük bir hapishane olmaktan öteye gidememişti.
You may also like
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
İki Ömür Bir Aşk (TAMAMLANDI) cover
Möhkemmel Bir Sevda | Texting cover
KARMA  cover
Yeni Bir Hayat cover
Sev Yeter (2) cover
BUZ DAĞI (Gay) cover
DÜĞÜM (CENNET ÇİÇEĞİ) TAMAMLANDI cover
Ben Onu Çok Sevdim  cover
Lavin cover

GECENİN İZİ

33 parts Ongoing

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....