"Merhaba." Denizi izlerken yanıma gelen yakışıklıya baktım. Okuldan veya eski mahallemizden tanıdığım biri olabileceğini düşünürken tanımadığımı söylemem gerektiğini düşündüm. "Tanıyamadım." Çatık kaşlı surat ifadesi kendini sırıtmaya bıraktı. "Daha yeni tanışcaz zaten." Çok güzel. İyiki tanıyormuş gibi merhaba demedim. Rezil olabilirdim ki bu her gün yaptığım bir şey. "Anladım." Bu muhteşem cümleye söyleyecek başka bir kelimem yoktu. "Biliyor musun, bence sevgilim olabilirsin." Vay! Hızlı çocuk seni. "Anladım." Gülerek devam etti. "Bence senin sevgilin olabilirim." "Anladım." "Ve bence çok mutlu olabiliriz." Oturduğum banktan kalkıp yürümeye başlayınca o da benimle birlikte yürümeye başladı. "Bir psikoloğa görünmeyi düşündün mü hiç?" Göz devirip sorumu yanıtlayacakken işaret parmağımı "vazgeçtim" anlamında kaldırarak devam ettim. "Hatta dur, seni psikolog kurtarmaz, en iyisi bir psikiyatriste gitmen." Hala yürüyorduk. "Belki psikolog olunca sana gelirim ha?" Psikolog olmak istediğimi nereden biliyordu ki? "Sapığım falan mısın?" Gülümsedi ve hayır anlamında başını salladı. "Hayranınım." ---- İlginç bir kurgu olduğunu düşünüyorum. Kitabıma bir şans vererek tanıtım kısmını okuduğunuz için teşekkürler. İçi daha deli dolu, daha garip inanın. Buraya kadar okuduysanız, buyurun içini okuyalım🌹