8 parts Ongoing Mature"İnsan bazen celladını da affeder... Oysa bu, kendine yaptığı en büyük saygısızca davranış değil midir?"
•
Kimsesizdi o, yalnızdı o, mucizeydi o.
Her noktanın bir sonu vardı, fakat hayat anıların canlılığını devam ettiriyordu; hiç istemse bile. Bir kırık kalbi vardı genç kadının, bir de kırık kalbin sahibi, mucizeler içinde olan hayatı onu genç adama mı bağlamıştı, yoksa onunla tanışmak zaten kaderinde var mı?
Hiç ummadığı vakit hastane koridorlarında bağlandı genç adamın cesedi, kor gibi yanan genç adam öğrenmek istedi, ölü olarak gördüğü bedeni kırık bir kalple başında olduğu görkemli ve bir o kadar da kirli olan hayatına meydan mı okuyacak, yâda sonları ölüm mü olacak?
Ah küçük Rosalia... Soğuk bir imtihandı hayatı ona, mucizeler içinde dönen kırık kalbi ve eskiden yaşanan travmaları tetikliyordu onu, insanlarla göz göze gelmeye bile tahammülü yoktu çoğu zaman, herşeyde yenik düşmek katlanamaz bir hâl aldığında celladını kendi elleriyle ölümden kurtarmak ne kadar doğruydu.
Pek sevgili Emre Mirza Baykam... Çöküşte idi, ölümle idi, yeraltı mezarlığı onun işiydi, başında olduğu RUHSUZLAR ordusu, büyük ve görkemli saadeti, omuzlarında yüktü. Şans onun kölesi ve yaşam anahtarı olmuştu, peki hiç tanımadığı bu kırık kalpli varlıkta kimdi, kölesi olan şans neden onun yanında değildi ve neden herşey bir anda mucizeye döndü. Kafası karışık ve şoklar üstüne şoklar yaşıyordu bu kırık kalpli kadınla, ya yanında tutup kendine mahkûm edecek bu genç kadını, yâda şansın yokluğu içinde hayatı mahvolacak.
Bu hikâye, mucize olan kadın ve mucizesini bulan genç adamın hikâyesi...
•
NOT: BU HİKAYEDEKİ TÜM OLAYLAR VE İSİMLER HAYAL ÜRÜNÜDÜR
•
Arkadaşlar Kırık Tablo kitabım ile bağlantılı bir kitap değildir, bazı karakter isimleri geçebilir.