Dicle ve Yasemin ismindeki iki kuzenin aralarındaki kardeşten öte bağı anlatmaktadır. Dicle ailesiz kalınca dayısı Fikret onu himayesine alır. Dayısının kızı olan Yasemin ile kardeş gibi büyümüşlerdir. Yasemin esmer tenlidir.Dicle ise beyaz tenli ve çok güzel bir kızdır. İki kuzen arasındaki bu güzellik farkı evlilik çağlarında acımasız bir şekilde karşılarına çıkmış ve birbirini çok seven Yasemin ve Dicle'nın ilişkisi zor bir döneme girmiştir. Dicle'nın güzelliğinin gölgesinde kalan Yasemin evlilik konusunda da başarısız olmuş ve çok hüsran dolu günler yaşamıştır. Bu duruma Dicle de çok üzülmektedir. Elinden gelse canını bile feda etmeye hazırdır. Yasemin'nin yengesinin para hırsı ve bu para hırsı yüzünden gelişen olaylar zinciri, Yasemin, Dicle ve ailesini çetin bir süreçten geçirecek ve çok varlıklı olan Çetinoğlu ailesi ile yollarının kesişmesine neden olacaktır. Melike Çetinoğlu çok varlıklı ve saygın bir ailenin hanımıdır. Zihinsel sorunları olan oğlu onun en büyük derdidir. Onu herkesten saklamaktadır. Küçük yaşta merdivenlerden düşmesi sonucunda oluşan zihinsel engel Çetinoğul'ların hayatını hüsranlara boğmuştur. Melike, Dicle ile dans kursu vesilesiyle tanıştıktan sonra, onun oğluna çok iyi geleceğine inanmaya başlar. Hem güzeldir hem de fedâkardır. Melike, Dicle ve ailesinin zor durumunu fırsat bilerek oğluyla evlenmesini teklif eder. Karşılığında ailesinin hem ekonomik sıkıntılarını düzelteceğini hem de itibarlarını yeniden kazandıracağını söyler. Gelişen olaylardan sonra Dicle kendisini ailesi için feda ederek bu teklifi bir şart sunarak kabul eder. O şart da, kuzeni Yasemin'nin Melike'nın diğer oğlu Burak ile evlenmesidir. Melike bu şartı içten içe hiç sevmese de Dicle'yi ikna etmek için bu şartı istemeden de olsa kabul eder. Böylelikle trajedi, aşk, tutku, gözyaşı, aynı zamanda da m