"Yapayalnızdım, yalnızlığım terk etti beni Shawn."
Iole yüzlerce özel çocuktan biriydi. Gözlerinin mor, saçlarının doğuştan mor olması ayırmıştı onu ailesinden küçükken. Devletin ve halkın gözünde hastalıklıydı onlar, bu yüzden kapatıldılar küçücük odalara. Bir kere bile göremedi ailesini. Birgün Iole, farkına vardı uyutulduklarının ve isyan etti arkadaşına. Gözü dönmüştü, öldürecekti neredeyse. Ordan bayıltılıp başka bir yere götürülen Iole, kendisinden başka isyan eden insanların da olduğunu öğrendi. Hiç görmediği merhameti, hiç güneş görmeyen birinden öğrendi Iole. O kişi Shawn'dı.
"Bir bilsen ne kadar zamandır şunun hayalini kurduğumu." Şakağıma doğru bir öpücük daha kondurdu. "Seni doyasıya öpüp koklamayı." Ardından yanağıma indi öpücükleri. "Geldin ve beni dünyanın en mutlu adamı yaptın." Dudağımdan da öpüp alınlarımızı birbirine yasladı. "Seni çok seviyorum. Seni senden çok seviyorum."
Bu kez ben dudaklarına ufak bir öpücük bırakıp ayrıldım. "Seni çok seviyorum. En az beni sevdiğin kadar seviyorum seni." Kollarımı boynuna dolayıp yüzümü boynuna gömdüm. Kokusunu içime çektim.
Çok özlemiştim.