Dağlardaki sessizlik hainleri ürpertiyordu. O hainler yiğitlerimizi gördükleri her an her saniye göz bebeklerine kadar ürpermeye yemin etmişçesine titriyorlardı. Mehmetçikler yaralı ve çaresizdi. Ve kadın kükrercesine konuştu; Ey Türk askeri, titre ve kendine dön! Üstte mavi gök çökmedikçe , altta yağız yer delinmedikçe. Kim bozabilir senin ilini ve töreni!! Bölünmez, Bölemezler! Bu vatanı bölemesinler diye toprağımızı şehit kanıyla ıslatıp birbirine yapıştırdık. Biz çaresiz görünürsek düşman sevinir! Biz çaresiz olamayız. Hepimiz birer Türk Bayrağıyız. Bayrağı lekelemeyin, kirletmeyin yere düşürmeyin!! KENDİNİZE GELİN ÇOCUKLAR DAHA YENİ BAŞLADIK! Ben Kıdemli Üsteğmen Hilal Hüma YALÇIN. Sizin, OĞUZLAR timinin komutanı ve bir Türk olduğum sürece düşmanlara karşı çaresiz olmak yok!!