Keşfedilmeyen hikayenin içinde kaybolmak istiyorsan hemen gelmelisin...
"Benim kızıma dokunmak neymiş, göstereceğim onlara!"
"Hemen o itleri bana bulun ve depoya getirin!" Diye ekledi Azat, sırtını bana dönerek.
Kısa bir sessizliğin ardından adım sesleri sokaktan uzaklaşırken, Azat'la tek kalmıştık.
Suçlu çocuklar gibi dudaklarımı bükerek, gözlerimi kaçırdım. Bağırıp çağırsa hiçbir şekilde sesimi çıkarmazdım çünkü sonuna kadar haklıydı.
Azat, bir ömür gibi gelen bakışmamızı bozarak, bedenimi kolları arasına aldı. Burnuma gelen huzur kokusuyla iç çektim. Sırf onu görmek için başıma gelmeyen kalmamıştı ama şuana değerdi.
Azat'ın nefesini kulağımda hissederken, gözlerimi kapattım.
"O p*çin sana dokunan parmaklarını kıracağım!"
Kafamı omzundan kaldırarak, öfkeli gözlerine baktım. "Azat onlara birşey yapmayacaksın değil mi?"
Korkuyla gözlerine bakarken, benden ayrıldı ve yüzümü avuçladı.
"Sakın Tina" dedi kızgınlıkla. "Sakın sana zarar verenlere acıma!"
Gözlerimi kapatıp, nefesimi yavaşça verdim. Ne olursa olsun bu şekilde halletmesi yanlıştı.
"Ama Azat-" derken dudaklarımda ki oluşan baskıyla, susmak zorunda kalmıştım.
Hiç beklemediğim hareketi, kalbimin delicesine atmasına neden olurken, az önceki korkumun yanı sıra heyecandan attığı kaçınılmazdı.
Anın büyüsü havaya karışarak, huzurlu bir sessizliğe büründü. Sanki tüm kötü anlar zihnimden birer birer siliniyordu, hiç yaşanmamış gibi.
.
Herşeyden habersiz büyük bir hataya el uzatan masum bir kız,
Kendisini karanlık hayatına adayarak başarısını koruyan adam,
Kendisine yapılmış bir hatanın bedelini ödetmek için iş hayatında önemli rolü olan eski okuluna bir yıl sonra tekrar dönerse ne olur?
Pencerenin kenarında tekerlekli sandalyede, ölmeyi bekleyen adama! Berdel olarak verilmiştim...
Urfa'nın dar sokakları üstüne, üstüne gelirken savaşmak hiç bu kadar zor olmamıştı...
Liya Dağdeviren
Hazar Harzemşah
@! Tüm haklar şahsıma aittir. Çalıntı veya kopyalama durumunda yasal işlem başlatılacaktır!.