ÂSİYE (Düzenleniyor)
  • Reads 100,054
  • Votes 5,005
  • Parts 15
  • Reads 100,054
  • Votes 5,005
  • Parts 15
Ongoing, First published Oct 08, 2018
"Ne kadar güçsüzüm değil mi? Zayıf, âciz, küçük..."

Hicran, derin bir nefes alıp bana döndü. Tatlı tatlı esen rüzgârda ileri geri giden eşarbının önünü düzeltti. Son olayın etkisinden hâlâ çıkamamıştık ve parka geldiğimizden beri doğru dürüst konuşmamıştık. Aramızdaki bu uzun sessizliği ilk bozan kişi bendim. O da hüzünlü, buruk bir tebessümle cevap verdi:

"Sadece sen mi... Hepimiz O'nun gücü karşısında güçsüzüz. Hepimiz O'nun kudreti karşısında âciziz. Hepimiz O'nun büyüklüğü karşısında küçüğüz. Hatta... Zannettiğimizden de küçük..."

(Kurgudur)


***

|11.10.2018|
All Rights Reserved
Sign up to add ÂSİYE (Düzenleniyor) to your library and receive updates
or
#59yaşam
Content Guidelines
You may also like
HEMSÂYE (TAMAMLANDI) by Katibe-i_Nur
50 parts Complete
Suikasti yapacağı yer üst kıdemde bir askeri karargahtı ve orası en iyi eğitilmiş askerleri barındırıyordu. Ve araştırdıklarına göre General'in kızı Âmine'yi parmak izi almadan içeri alıyorlardı. Çarşaf ve maskeyle kendini kamufle edebilirdi genç kadın. Askeriyede Âmine'yi daha önce görmüşlerdi. İki santimlik bir boy farkı dahi olsa bunu fark ederlerdi. Âmine ondan 5 cm daha uzundu ve bu yüzden boyu ona yakın olsun diye altı dolgu topuklu spor ayakkabı giymişti. Üzerinde ki çarşaf bol olduğu için ondan daha zayıf olduğu belli olmuyordu. Mavi gözlerine Âmine'nin bal rengi gözlerini lensle taklid edince herşey tamamdı. Bilerek onu seçmişlerdi. Bir karargâha girip oranın en yetkili General'ini öldürmek ancak onun altından kalkabileceği bir görevdi. Ve bunu başaracaktı! Bugün örgütlerinin kabusu General Hamid Aladağ ölecekti! Üstelik bunu öz kızı Âmine Aladağ yapacaktı. En azından herkes böyle bilecekti... 🗝️ Burası Hemsâye Adası'ydı. Dört tarafı denizle kaplı, içi huzur dolu bir kara parçası. Sanki burası dünya da temiz kalmış tek yerdi. Hâlâ insanlar düşenin üzerine basıp geçmek yerine birbirleriyle yardımlaşırdı, hoşgörü vardı mesela hangi dine, ırka, yahut giyimde olduğuna karışmıyorlardı burda insanlar. Birlikte huzur içinde yaşayıp gidiyorlardı. Aylardan Temmuz'du. Hemsâye'nin çiçek açtığı en göz kamaştırıcı zamanlarındanlardı. Çiçekler takmış bir gelini andırıyordu Huzurun Adası. Rengarenk eski usül boyanmış evlerin balkonlarına tırmanıyordu Begonvil çiçekleri. Yanından yürüdüğü ahşap konağın duvarlarını saran asmanın yapraklarını toplayıp hasır sepetine biriktiriyordu bir genç kız. Şimdi bu nadir kalmış temiz beldeye kendi karalarını çalmaya planlıyordu kara ruhlar. Elbette ki onlara set vuracak kahramanlar mevcuttu. İşte serüven böyle başlayacaktı.
SINIR |Tamamlandı| by __Katre__
75 parts Complete
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
You may also like
Slide 1 of 10
Sahur Vakti / Yarı Texting cover
BEDEL cover
GÜMÂN (FİNAL)   cover
☀️Merdüm-i Zenfira  cover
İmam Sorunsalı | Texting ✓ cover
Kurye | Texting ✓ cover
CÂNMÂNÂ - BİR ŞAKAYIK ÇİÇEĞİ MASALI 🎀  (tamamlandı)     MUÂŞAKA SERİSİ 🌿  cover
HEMSÂYE (TAMAMLANDI) cover
SINIR |Tamamlandı| cover
AFİTAP cover

Sahur Vakti / Yarı Texting

55 parts Complete

~TAMAMLANDI~ Siz; Mevzu derin konu gözlerin harelerine hapsettin sözlerin yakar durur beni duyamadım birileri buna aşkımı dedi*. Siz; İki deli bir araya gelmemeliydi belkide bu kadar sevmemeliydik iyi kötü atıyodu vücuda yetiyodu kalp işi biliyodu dinlemeliydik*. Siz; Yolun başında kibar birisi biraz tanıyınca köyün delisi kendini prens sanıyor ama bana göre ruhu sokak kedisi*. Numara6; banamı aşıksınız?. .... DÜZENLENİYOR.. & Yazım hataları vardır ona göre kitaba başlayın :)& .... Başlangıç; 12:04:2022 Bitiş; 12:11:2022 .... #1- Pöh #1- Atakan #1- Dini #1- Aşçı #1- Spritüel #1- Beyza #1- Spiritüel #1- İslam #1- Çerezlik #5- Kısa #10- Kitap #10- Sevgi #16- Gençkurgu #14- Hikaye #22- Gençkızedebiyatı