Başta Tek Partlık Deföm adlı kitabımda kısa bir hikaye diye başladığım bu kurgu benim için bambaşka bir kitaba dönüştü. Sizden arkamdan gelirsiniz diye kapıyı aralık bırakıyorum. ~~~~ "Seni de bay aşık yapabilir miyiz? Yoksa ben mi bayan ruhsuz olacağım?" Ömer'in gülen yüzü solduğunda tam karşısındaki duvara bakıp soğuk sesiyle konuştu. "Benden bunu bekleme. Sevgine saygı duyuyorum. Sana sadığım da ama ben senin istediğin gibi bay aşığın olamam." Defne içinden kendine söverken az önce kendisine gülen Ömer'i istiyordu. "Olsun ben seni böyle sevdim, böyle seveceğim." Ömer duvara sabitlediği gözlerini Defne'ye çevirdi. "Benden olacağını bilsem denerdim." Defne elini yeni traş olmuş sakalında gezdirirken cevap verdi. "Olmayacağını bilsemde ben beklerim. Sen yanımdasın ya ben böyle de yaşarım." Elini yüzünden boynuna oradanda kalbine yerleştirdi. "Eğer buraya benden başka biri girerse işte o zaman giderim." Ömer göğsündeki beyaz, narin ele baktı. "Oraya ne sen ne de bir başkası gelir. Çünkü seni o içi boş karanlığa atmayarak koruyorum kendimden. Sen oraya yakışmazsın. Sen orada solarsın, susuz kalıp ölürsün. Ben çiçekleri öldüremem, yakışmaz ayağımın altına yaprakların. Yakışmaz son soluğun üstüme. Senin güneşe ihtiyacın var, ben seni ışıksız bırakırım. Sevme beni be kadın!" Ömer ayağa kalkıp gideceği sırada Defne önüne geçip konuştu. "Sen bir çiceğe açma diyebilir misin? Bir doktora hayat kurtarma diyebilir misin? Bir askere vatanını sevme, koruma diyebilir misin? Küçük bir çocuğa oyun oynama diyebilir misin? Sen güneşe doğma diyebilir misin? Bir anneye evladını sevme diyebilir misin? Diyemezsin. O zaman bana da 'beni sevme' deme. Ben Ömer'in Defnesi olamasam da sen hep Defne'nin Ömeri olacaksın." Ömer şaşkınlıkla giden Defne'ye baktı. Kendisini bu dünyada annesi gibi sevebilecek bir kadın olmadığını d
4 parts