"Sen," dedi mimiklerini sabit tuttuğu çehresiyle. "Bana yürümüyorsun," dediğinde başımla onayladım. Hevesli bir baş onayı olmuştu bu, çünkü artık beni anlar gibi bir hali vardı. "Bana koşmuyorsun da," dediğinde gülümseyerek salladım kafamı bu sefer. Allah'ım sonunda ona takıntılı olduğum düşüncesinden sıyrılmıştı!
"O zaman," dedi dudaklarını kıvırarak. "Sen bana depar atıyorsun."
"Ha," sesi çıktı ağzımdan kabaca. Ağzımın yere düşeceğini hissediyordum şaşkınlıktan. Gözlerimi kırpıştırdım kıvrak dudaklarına karşın. "Bak," Sakin kalmaya çalışıyordum ama en etkili yol onun teniydi o yüzden nereden geldiğini bilmediğim bir cesaretle dizinden sarkıttığı elini tuttum. Sinirin hücrelerimden koşar adım kaçışlarını hissederken memnun kalmıştım. "İstediğini düşün ama yanında kalmama izin ver."
•Başlangıç tarihi: 13.10.2018
Bir adamla tanıştım. Bana dokunduğu zaman tüm acımı alıyor.
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."