"Sen," dedi mimiklerini sabit tuttuğu çehresiyle. "Bana yürümüyorsun," dediğinde başımla onayladım. Hevesli bir baş onayı olmuştu bu, çünkü artık beni anlar gibi bir hali vardı. "Bana koşmuyorsun da," dediğinde gülümseyerek salladım kafamı bu sefer. Allah'ım sonunda ona takıntılı olduğum düşüncesinden sıyrılmıştı!
"O zaman," dedi dudaklarını kıvırarak. "Sen bana depar atıyorsun."
"Ha," sesi çıktı ağzımdan kabaca. Ağzımın yere düşeceğini hissediyordum şaşkınlıktan. Gözlerimi kırpıştırdım kıvrak dudaklarına karşın. "Bak," Sakin kalmaya çalışıyordum ama en etkili yol onun teniydi o yüzden nereden geldiğini bilmediğim bir cesaretle dizinden sarkıttığı elini tuttum. Sinirin hücrelerimden koşar adım kaçışlarını hissederken memnun kalmıştım. "İstediğini düşün ama yanında kalmama izin ver."
•Başlangıç tarihi: 13.10.2018
Bir adamla tanıştım. Bana dokunduğu zaman tüm acımı alıyor.
Konuşamayan bir kadınla,sert asker bir adamın hikayesi
"Cesaret,ilk darbeden sonra korkmadan adım atmaktır Kurttan.Sonuda,sonu gelmez zaferdir."
Belimdeki ellerinin an ve an sıklaştığını hissettim.Bunu neden yaptığını bilmiyordum.
"Sen sen ol bir daha kazandım diye gardını indirme.Yoksa düşmanın gelir ve seni burada bırakır,sende arkada kalır bir daha düşmanına yetişemezsin"
___________________________________________
Siz:Ya hangi cimri adamsın bilmiyorum ama
Siz:Şu annen denen huysuz kadına yeni bir telefon al!