Güneşte yanabilir, ormanda kaybolabilir, gecenin karanlığına hapsolabilir, okyanusta boğulabilirdim ama ben bir çift kahverengi gözün toprağına gömüldüm.
•
Kendine engel olamadı ve ellerini Lara'nın dizlerinin üzerinde birbirine kenetlediği ellerine uzattı. "Ellerini tutmama izin verir misin?" diye sordu yumuşak bir sesle. Ege sevdiği kadına ihanet etmiş olabilirdi ama o Lara'nın sınırlarına ihanet etmeyecekti.
Genç kadın gözlerini usulca yumdu, gözyaşlarıyla dolu olan gözlerinden bir damla yaş bu eylemiyle gözlerinden yüzüne süzüldü yavaşça. "Lütfen," diye fısıldadı mecalsiz bir sesle. "Lütfen ellerimi tut."
Poyraz'ın büyük bir çekinceyle acelesiz bir şekilde kendisine yaklaştığını ardından ellerini tuttuğunu hissetti. Kendi ellerine nazaran büyük olan elleri ellerini sarmaladığında sırt üstü bir uçurumdan aşağıya düşmüş gibi hissetti, nefesi kesildi.
Genç adam da Lara'dan farksız hissetmiyordu. Kalbi büyük bir heyecan dalgasıyla sarsılıyordu, elini kalbine koyup arkasına bakmadan kaçma isteğiyle boğuşuyordu.
Lara gözlerini aralayıp Poyraz'ın gözlerine baktı. Genç adamın bakışları yoğundu, gözlerini bir an olsun üstünden ayırmıyordu. Bu kalbinin daha hızlı atmasına sebep olduğunda Poyraz ellerinden birisini kaldırdı, Lara'nın bakışları bir anlığına eline takıldığında elinin titrediğini gördü.
Poyraz yapacağı şeyden dolayı büyük bir çekinceyle kaldırdığı elini Lara'nın yüzüne koydu. Bunu yaptığı an dünya ayağının altından kaydı ve genç adam yerin kırk kat altına gömülmüş gibi hissetti.
•
Bu kurgu 2018 yılında yazılmaya başlanmıştır. Kurgudaki birtakım mantık ve yazım hatalarından dolayı baştan yazılacaktır.
Kapak tasarımı @dilara_baser 'e aittir.