"Çok kanat çırpmış örselenmiş, yorulmuştum. Aşk uykum sonra ermişti. Beni hiç bir zaman onu sevdiğim gibi sevmicekti. Bunu kabullenmem için eski beni öldürmem şarttı. Artık kelebek gitmişti. O gün küllerimden yeniden doğdugum gündü. Nedense kimse görmez o bitişlerin içindeki yeni başlangıçları, gururumu yenmeyi yeniden kazanmayı sevgiyi kucaklamayı öğrendim. Herkes kendi ektiğini biçer hayatta... Sevmekten ve emek vermekten vazgecmeyenler sonunda kendi mutlu sonlarını yazarlar. Kuşku ekenler hayal kırıklığı, hüsran biçerler. Sahip olduklarıyla yetinmeyi bilmezler. Korku ve yalan ekenler yavaş yavaş kendi yalanlarına inanıp gerçeği yitirirler. Sabır ve özveri ekenler bir ömür boyu süren dostluklar kazanır. Doğru aşk kentine demir attığında durulur insan... CÜNKÜ KELEBEK MİSALİDİR AŞK; ANLAMAYANA ÖMRÜ GÜNLÜK, ANLAYANA BİR ÖMÜRLÜK..."