New York Grand Central -Tren istasyonunun danışma bürosunun üzerindeki saat, 6 ya altı dakika kaldığını gösteriyordu. Uzun boylu ve yanık yüzlü teğmen, tam saati anlamak için gözlerini kırptı. Kalbi, kendisini şaşırtacak kadar hızla çarpıyordu. Altı dakika sonra, onüç aydır yaşamında son derece önemli bir yer kaplayan, hiç görmediği fakat yazılarıyla en ümitsiz anlarında bile kendisine cesaret veren kadını görebilecekti. Bir ara, bir kızın yanından geçtiğini gören Teğmen Blandford, yerinden sıçradı. Kızın yakasında da bir çiçek olduğu halde bu, teğmenin, gizemli kadınla kararlaştırdığı kırmızı gül değildi. Sonra bu kız olsa olsa 18 yaşlarındaydı, oysa ki Hollis Meynell 30 yaşında olduğunu yazmıştı. Teğmen mektubunda: "Ben de 32 yaşındaydım" diye cevap vermişti. Gerçekte 29 yaşındaydı. Teğmen, Vietnam'da okuduğu romanı hatırladı. Kitabın her sayfası, bir kadın tarafından yazılmış notlarla doluydu. Teğmen Blandford, o zamana dek, bir kadının, bir erkeğin ruhunu bu kadar iyi anlayabileceğini düşünmemişti. Kadının adı kitabın kapağında yazılıydı: Hollis Meynell. Roman, iyiliksever kişiler tarafından askerlere armağan edilen binlerce kitaptan biriydi. Teğmen, Hollis Meynell'in adresini, New York telefon rehberinde bulmuştu. Kıza mektup yazmış ve ondan cevap almıştı. Kadın, teğmenin mektuplarına onüç ay süreyle içten bir biçimde cevap vermişti. Teğmenden mektup gelmediği zamanlar bile yazmaya devam etmişti. Hollis Meynell, kendisine fotoğraf yollamayı kabul etmemişti. Görünüşümün sence hiçbir önemi olmamalıdır. Güzel olduğumu bildiğini varsay. O zaman sadece güzel olduğum için bana bağlandığını düşünür ve tüm yaşamım boyunca rahatsız olurum. Bunun tersince çirkin olduğumu bilirsen, sadece yalnız bir kadın olduğum için bana mektup yazdığını düşünürüm. Resmimi isteme. New York'a döAll Rights Reserved
1 part