Yazar, bilindik kurguları kendi bakış açısıyla tekrardan şekillendirmeyi seviyor. Bu yüzden bu hikaye alışık olduğunuz pek çok klişeyi -düşündüğünüzden daha fazlasını!- barındırıyor!
Fakat endişelenmeyin, burda esas amaç...her zaman bir başka seçeneğin var olduğunu göstermek.
Sınıf farklarıyla donatılmış romantik bir aşk hikayesinden bahsetmek için kimsenin aşağılanmasına, incinmesine veya gurursuz davranmasına gerek yok.
Hatta bakın ne diyeceğim, sınıf farkı denilen şeyin de aslında bakış açısından başka bir şeyi temsil etmediğini bağıra bağıra anlatıyor bu hikaye.
Kulak vermek isterseniz eğer, kahramanlarımızdan bir tutamcık 💜
'Madem öyle, sizinle bir şeyler içip sohbet etmeyi çok isterim. Hazır yüzünüzü güldürebiliyorken...'
Bu defa gülüşünü saklamaya çalıştı, fakat görmüştüm. Saçma sapanda olsa onu güldürebilmeyi başarmıştım.
'Çok iddialısınız Emir bey.'
'Delillerim var.'
'Güldürmesi hatta eğlendirmesi zor biri sayılmam.'
Hah!
Gözlerimi devirip sessizce mırıldandım
'Sen onu birde bana sor!'
Abi kitapları kıtlığı çekiyorsanız doğru yerdesiniz. Sizden istediğim ana karakter olan kız ile empati kurmanız. Babasına olan düşkünlüğünü anlamanız. Bu kitapta önyargılı abiler yok, karışan bebekler yok. Alışılmış klasik abilerim hikayesi değildir. Dikkat! Bu kitabı okurken neden benim abim yok diye dert yanabilirsiniz :)
"Onu istemiyorum." Nefret dolu bakışları bendeyken babamdan uzaklaştı. "Benim kızım değil o!" dedi ve üstüme atılmak için hamle yaptı. Fevri bir hareketle geriye kaçarken hemşirelerden biri annemin koluna enjektör sapladı. Sakinleştirici olduğunu tahmin ettiğim sıvı bedenine girdi, hareketleri yavaşça kesilirken hala sayıklıyordu.
"Gerçekleri söyle ona Yılmaz." dedi uykuya dalmadan hemen önce. "Öz ailesini bulsun."
Beni bitirecek kelimeler dudaklarından döküldü. Annem odaya alınırken babam da peşinden gitti. Bedenim titredi, vücudumu soğukluk kapladı. Bir insan narkozluyken asla yalan söyleyemezdi.
Başlangıç: 12 Haziran 2022