Şu kocaman dünyanın ufak tefek bir yolcusuyum. Her gün bu yolculuğa başlayan ve bitirenler kervanının içinde seyir halindeyim.Görüyorum,izliyorum,hissediyorum,yürüyorum,ara sıra koşuyorum,sık sık kendime konuşuyorum. Bazen de dönüyorum dünyama bende var olan bana.Ruhun içindeki o ince ama keskin sızıntıya. Bu garip toparlak küre de ne işim var yahu!Aradıkça buluyorum misliyle. Maviden sular ,yeşilden ağaçlar,kahverengiden topraklar.Koca koca dağlar,boyumu ve ömrümü kat kat aşan ağaçlar ,derinliğini hiç bilemediğim okyanuslar var. Marifet bildiğim şeyler marifet değilmiş meğer.Dünya bir tek kendi ekseninde dönmezmiş meğer. Annemin şarkısı şöyle başlıyordu "Bir kadın tanıdım çok ağlıyordu." Hep annemden kaçtım,hep ona kızdım ve hep onu suçladım.Kimdi asıl suçlu? Annem mi,ben mi yoksa yüzünü bile hatırlamadığım o adam mı? Hepimizin hayatı bir şarkı aslında.Benim şarkım daha söylenmemişti. Kitap kapağında kullandığım resim @bobrossss adlı instagram kullanıcısına aittir.